Hikayenin Temeli

Yakın gelecekte insanlar Mars’a ayak bastıklarında Traveler adı verilen gizemli dev bir küre keşfederler. Kürenin gücü ve bilgisi sonsuzdur. (Adeta Avatar’daki ağaç gibi ) Traveler sayesinde insanlığın altın çağı başlar. Traveler, adeta bir rehber niteliğindedir. Bilim ve teknoloji, Traveler sayesinde çok hızlı gelişir ve bu sayede güneş sisteminde olan diğer gezegenlere gitmek ve yaşam kurmak kolaylaşır.

Fakat her şey giderken Traveler’ı arayan karanlık bir varlık insanlığın olduğu gezegenlere saldırır ve her şeyi yok eder. Hayatta kalanlar Traveler’ın kendini feda etmesiyle Tower adlı kule ve aşağısında bulunan şehirde toplanırlar. Geri kalan insanları da korumak için Guardian adlı savaşçılar yetiştirilir. Traveler sayesinde bu Guardian’ların kadim güçleri olur. Guardian’ların bir de yanlarından ayrılmayan Ghost adı verilen küçük ve uçan rehber robotları vardır.  (Ghost’ları da Traveler yaratmıştır)

Irklar

• Human (İnsan): Dünyanın bir zamanlar sahipleri olan insanlar şimdi evlerini geri kazanmak için uğraşıyorlar.
• Exo (Robot): Exo’lar , insanların yarattığı robotlardır. Tabii Exo’ları yaratabilmelerinin en büyük nedeni yine Traveler’ın verdiği teknolojidir, hatta Ghost sayesinde yapay zekaları o kadar gelişmiştir ki, ırk olarak görülmeye başlanmıştır.
• Awoken: İnsanların gelişimiyle birlikte güneş sistemine yayılmanın karşılığında tanıştıkları bir ırktır. Hatta dünya’da bazıları insanlarla birlikte yaşarlar fakat karanlık gücün dünya’ya saldırmasıyla Awoken’ler Reef adlı gezegenlerine kaçarlar. Bazı Awoken ırklı Guardian’lar Reef’de durmayıp Tower’a geri dönüp savaşmaya devam ederler.

Sınıflar

• Warlock: Bir nevi büyücü sınıfıdır. Takım arkadaşlarına destek vermek ve takımının saldırılarını güçlendirmede büyük rolleri vardır.
• Titan: Bu iri abilerimiz oyun dilinde tanktırlar. Dayanıklılardır ve defansları güçlüdür. kalkan açarak sizi koruyabilir ve düşmanın silahını yok sayıp yakın saldırılarda öldürücü olabilirler.
• Hunter: Hızlı ve çeviktirler. Görünmez olup birden düşmanın burnunda belirim bıçakla iş bitiricilik yapabilirler. Titan kadar güçlü bir defansı olmasa da tam bir suikastçıdır.

Neden Oynamalıyız?

Oyun ilk çıktığında heyecanla almıştım hem “mmorpg” hem de “shooter” bir oyun ikisi bir arada güzel bir deneyim olurdu diye düşündüm. Tek başladığım oyunda bir baktım klandayım, normal görevler bitmiş haftalık ve günlük mücadelelere giriyoruz.

Oyun sen istesen de istemesen de sosyalleştiriyor seni ve bu çok zevkli oluyor. Karakter  seviyesi 100’e kadar gitmiyor, 30 dan sonra düşürdüğün zırh ve silahlar yükseliyor.

Gezegenlerdeki ana görevler bitse de “challenge”, “raid” ve “pvp” görevleri asla bitmiyor. Tam tüketiyorsun DLC çıkıyor. DLC görevlerine başlıyorsun yeni silahlar, zırhlar çeşitli yeni envanterlerin sahibi olmak için uğraşıyorsun.

2.5 sene oynattı kendini Destiny sağ olsun. Evet DLC’leriyle soydu bizi ama değerdi, özellikle sosyal olarak oynamak istiyorsan ve klan mevzuları seni çekiyorsa acımayıp DLC’leri alıyordun. Neyse ki Destiny 2’de DLC’ler ücretsiz olacakmış.

Ben ilk oyuna başladığımda Warlock açmıştım, sonra hepsini tatmak geliştirmek istiyorsun çünkü hepsinin kendine has atraksiyonları var ve geliştirdikçe karakterinin tipine de yansıyor. Bu da sanal dünyasında oyunun ego tatmin ediyor (hiç söylenme, hepimiz Knight Online’de ve Silkroad’da üstümüzdeki eşyalarla az hava atmadık) ve hırslandırıyor.

Her gezegenin normal görevleri olduğu gibi “raid” ve “challenge”ları oluyor bir de haftalık ve günlük aktiviteler oluyor. Mesela yanlış hatırlamıyorsam 4 rounda sahip 3 tane oda vardı hepsini bitiriyorsun sonunda yerde bir kapı açılıyor, atlıyorsun sandıktan çıkan eşyaları alıyorsun. Hazine odasıydı, altınlar ve mücevherlerle bezenmiş, unutmam o odayı.

He bir de Sparrow’larımız vardı (gezegenlerde hızlı ulaşım yapmamız için tasarlanan motorumsu havada giden araçlar) onlarla ulaşım aracı olarak tanışsak bile sonradan yarışları da olmaya başladı. DLC’lerine aşırı para almalarına rağmen Bungie firması oyunu ayakta tuttu.

Destiny 2 Beta

Vallahi ne yalan söyleyeyim ki, yine sosyal hayatımız bitecek gibi görünüyor. Ben yine klanla 2. bir hayatı yaşayacağım. Sevgilim söylenecek, arkadaşlarım kızacak ama kusura bakmayın bu Destiny ve daha ileri boyuta taşınmış hali. Grafiksel olarak delice bir gelişme yok evet grafikler süper ama ilkinden sonra “Aman tanrım çığır açılmış!” denilebilecek bir artış yok. Zaten gerek yok yeterince beta’da gözlerimiz şenlendi.

Siz eğer bir karakter yaratıp onu ikinci hayatınız yapacaksanız ve sosyal bir oyuncuysanız sizi yıllarca götürür. Eğer bilimkurgu tarzını seviyorsanız Destiny 2 tam size göre.

İşin özeti bu kış Destiny 2 ve Star Wars Battlefront 2 arasında mekik döşeyeceğiz. Şimdiden klana adam arıyorum (PC) gelin beraber eğlenceli zaman geçirelim diyorum.

Ve Sonunda Tam Sürüme Kavuştum (PC)

Biliyorsunuz ki konsollara bir ay önce -belki de daha fazla olmuştur- Destiny 2 çıktı. Ben hevesim kaçmasın diye bilerek hiçbir gameplay’ı izlemedim. Bungie’ye kızdım aslında, neden konsol ile PC arasında bu kadar fazla çıkış tarihi farkı var diye. Gerçekten sinir bozucuydu. Özellikle benim gibi Destiny hayranlarına günler geçmek bilmiyordu.

Oyunu açtığım anda yine efsane bir müzik ve sade bir giriş ekranıyla heyecandan karnıma ağrılar girdi. Bu sefer heyecan tavan yapmıştı bunun nedeni basitti ; Düşmanlarımız, insanlığın son kalesi olan Tower’ı yok ediyor ve Traveler’ın üstüne dev bir cihaz bağlayıp enerjisi kesiyor. Bu da demek oluyor ki Ghost’lar ölüyor ve Guardian’lar özel güçlerini kaybediyor.

Gerisi ağır spoiler içereceğinden anlatmayacağım. Çoğu insan için basit veya klişe gelen Destiny’nin hikayesi bana göre epik bir hikaye sadece çok sade ve süslemesiz bir anlatım olduğundan bazı oyuncuları memnun edemedi. Zaten herkesi mutlu edebilecek bir oyun olmadı. İşin aslı şu; Zevkler ve renkler tartışılmaz.

İlk oyun ile karşılaştıracak olursan bir çok pozitif durumla karşılaşıyoruz. Öncelikle atmosferler daha güçlü bu sayede ilkinden daha fazla bizi içine çekiyor. Manzara ögeleri bu oyunda daha fazla kullanılmış. İlk oyunda neler olduğunu anlamaya çalışırken serinin ikinci halkasında tam bir yıkımın ve savaşın içinde buluyoruz kendimizi ve bu şaşkınlıkla biz daha çok oyuna odaklanıyoruz.

Grafiklere zaten diyecek hiçbir lafımız yok esas olay şu ; Envanter çeşitliliğini bayağı bir yükseltmişler eski oyuna göre. Silahlar, kıyafetler, araç – gereçler ve saymayı unuttuğum bir sürü şey o kadar fazlalaştırılmış ki ağzımız hayretler içinde açılmış şekilde oynuyoruz oyunu. Bu çeşitliliğe Guardian’ların yetenek ağacının geliştirilmesini de ekleyebiliriz.

Sorduğunuzu duyar gibiyim,  “Peki biz hangi sınıfla oyuna başlamalıyız ?”  Cevabı basit; Size hangi sınıf uyuyorsa onunla başlayabilirsiniz . Guardian’lar arasında gözle görülür bir güç farkı yok. Sadece oynayış farklı, mesela hızlı ve suikastçı gibi oynamayı seviyorsanız hunter seçiyorsunuz gibi.

Destiny, gerçekten sosyalleşmenizi gerektirecek bir oyun, bunu ilk oyunda gösterdiği gibi bu oyunda daha çok üstüne basıyor çünkü klan kurma seçeneği de gelmiş oyuna. Özellikle ilk oyunda Raid yaparken arkadaşlarla az ter dökmedik. Yani o Raid’leri tek başına bitirmek imkansıza yakın. Burada sınıfların önemi söz konusu oluyor. Yani arkadaşlarınızın hepsi hunter olursa o Raid bitmez. Titan, Hunter ve Warlock birbirlerini tamamlayan karakterler. Destiny 2’de de bizi Raid’ler, challenge’lar ve pvp maçları bekliyor olacak. Hatta daha kıyasıya olacağına eminim çünkü resmi olarak artık klan savaşları yapılacak.

Destiny 2’nin Geleceği

Dediğim gibi ilk oyunu DLC’leri dahil 2.5 yıl aralıksız oynadım. (klan arkadaşlarım ile) Girmediğimiz görev almadığımız exotic weapon ve armor kalmadı. Tek kötü yanı DLC’ler pahalıydı. Bu bizi sinirlendirdi. İşte bu yüzden Destiny 2 bizim sinirlendiğimizi öğrenmiş ki DLC’leri ücretsiz yapmış. Olması gereken de tam olarak bu! Bungie firması, ” Destiny 2 için yapacağımız daha çok şey var. ” demesi üzerine anlıyoruz ki ilk oyun 2.5 sene götürdüyse Destiny 2 temiz 3 seneden fazla kendini oynatır.

Yazımı toparlarken sizden isteğim şu; Lütfen ön yargılarınızı bir kenara bırakın ve fps mmorpg olur muymuş bir deneyimleyin. Destiny’nin destansı dünyasına hepinizi bekliyorum. Hatta ekleyin beni birlikte maceralara atılalım.