Yediden Yetmişe Bir Anka Kuşu: Resident Evil Biohazard

Resident Evil Biohazard Geliyor!

Hiç heyecanlanmamıştım. Hatta ilk oynanışını gördüğümde “hah” demiştim Outlast’tan çaka çaka oyun yapmışlar. Arkasından PT’ye dokundurmuşlar demiştim. Kabul ediyorum haksızlık etmişim. Bakın bu her oyuncunun başına gelmez. Yedinci oyunda olsa ciddi ciddi bir serinin küllerinden nasıl doğduğuna şahit olacaksınız.

Ethan Winters karısı tarafından üç yıl önce terk edilmiş bunu yeni yeni atlatmaya çalışan depresif biraz da (oyunu oynayınca anlayacaksınız) inatçı bir adam. Tabii ki karısını seviyor ve özlüyor. Bundan dolayı “Ethan bu mesajı alınca sakın beni arama ya da bulmaya çalışma, ne olursa olsun uzak dur” diye bir mesaj alınca doğal olarak yerinde duramıyor. Düşüyor yollara ve şehrin bir saat uzağında ki ünlü perili Baker Konağına gidiyor. Olaylarda burada ortaya çıkıyor.

Spoiler Geliyor!

Ethan konağa girdiği ilk dakikalarda viran bir ev ile karşılaşıyor. Pislik içinde, kırılıp dökülmüş, her şeyin çürüdüğü bir ev burası.  Evde geçirdiği kısa zaman içerisinde bir video kaset ve oynatıcısını buluyor ki bunlar oyun boyunca senaryoyu çözmemiz için oluşturulmuş önemli tipler. Kasette bir grup Hayalet Avcısının eve gelip tabii ki uyduruk bir korku şov’u çekmek istemesini anlatıyor ama video’nun ikinci dakikasında bir şeyler ters gidiyor ve işler sarpa sarıyor. Kasetin içeriğini tamamen anlatmayacağım ama Ethan’ın eve girdikten sonra kaçmaması bir yere kadar mantıklı fakat kaseti izledikten sonra hala MIAAAA!!! diye inlemesi çok akla yatkın değil. En azından benim için video kaset bittiği gibi topuğu basmıştım ben.

İşte korku oyunlarında da bence bu motivasyon eksik yani ne kadar cesaretli olabilir ki bir beyaz yakalı ben evde ki hamam böceği ile karşı karşıya gelemiyorum. Her neyse buradan sonra oyun çok başka yerlere gidiyor hele bir oyunu oynarken sevgilinizden filan ayrıldıysanız kurduğunuz empati sizi bunalıma sürükler yemin ederim. Mia’nın yardım et ama etmemelisin buhranları Ethan’ın başta karısını kurtarmak olan motivasyonun sonrasında “alayınızı si..” me dönüşmesi gerçekten çok iyi işlenmiş.

Kısacası uzun bir aradan sonra bir Resident Evil oyunu hikaye anlatabilir duruma gelmiş. Bakın bu önemli, yukarıda kurduğum cümlelerin çoğu hikaye işlenişinde ki zayıflıktı., Capcom dersini iyi çalışmış hatalardan ders çıkarmış. Mesela bir pompalı tüfek almak için ufak bir bilmece çözmeniz gerekiyor hatta basit sayılabilir ama mekan tasarımı ve tasarlanan bilemece kurgusu bana gerçekten Resident Evil 1,2,3 oynadığımı hissettirdi. Hele baba Baker’ın ansızın gelişleri lanet olası Nemesis’i hatırlattı bana. Malikane konsepti bu oyun ile birlikte ger dönmüş ama sırf oraya hapis değilsiniz oynadıkça göreceksiniz.

Değinmek istediğim bir başka konuda grafikler olacak. Gerçekten çok lezzetli olmuş grafikler, yeni nesle yakışıyor. Bazı optimizasyon sorunları var ama bu oyunun bir an önce GOLD hale getirmek istemesinden kaynaklanıyor Capcom’un bence. Doğal olarak bir an önce arz-ı endam etmek istediler. Kimse onları suçlayamaz ama bence, zira adamlar ev ödevlerini iyi çalışmışlar. RE:7’nin grafiklerinin önemli bir bölümünü blur’lar ve flare’ler oluşturuyor. Ortam zaten çok karanlık, oyunun kendi istediği brightness(laf çakmayın ama Türkçesini bulamadım) ayarı bile oyunu akşam vakti sıfır ekran parlaması ile oynuyorsanız dahi karanlık. Bu da sanırım yukarıda saydığım efektlere yer açmak ve atmosferi güçlendirmek için. Kaplamalar gerçekten başarılı.

Bakın bunu abartmıyorum, tamam belki bir BF kaplaması değil ama kendi türüne göre gayet yerinde ve oynarken rahatsız etmiyor. Hatta çoğu zaman “ne kadar güzel grafikler lan” derken buldum kendimi. Sistem gereksinimide öyle şişkin değil hani, ben i7 skylake 6.nesil 8gb ram ve gt950″ donanımına sahip monster’ım da 1080’de FPS kaybı olmadan oynadım oyunu full özelliklerde. Dediğim gibi hatalı gereksinimleri kapatarak ama zaten bunların çözümü nette mevcut.

Ne Kaldı Geriye?

Resident Evil bu sene açık ara en iyi yapımlardan bir tanesi, 2017’nin ilk incisi hatta. Köküne dönüşü, senaryo derinliği, grafikleri, olay örgüsü, yaşattığı ilk oyun hissiyatı derken çok sağlam çaldı kapımızı Capcom. İşte biraz da cüzdanlarımızı yakmasaydı iyidi ama o kadar kusur kadı kızında da olur bence. Hiç mi kötü yanı yok peki? Vallahi bence yok, bilemiyorum benim bir RE hayranı olmamdan mı kaynaklanıyor nedir ama bence öyle can sıkan bir tarafı yok oyunun. Alın oynayın bence, paranıza yazık değil.

Yorumlar