Martin Mystere: Baloların Esrarı – Çizgi Roman Sansürünü Öğrenmenin Keyfi

Martin Mystere, nam-ı diğer Atlantis’in gizemli yolculuklarını okuyanlar da okumayanlar da bilir diye düşünüyorum. İtalyan menşeili bu çizgi roman, tarihin bilinmezliklerine daldığı gibi, geleceğe ve farklı boyutlara da uzanıyor, Atlantis’le, Mu uygarlığının çağlara yayılan savaşlarına tanık oluyor, uzaylılardan tutun saklı tarikatlara ve örgütlenmelere kadar her tür bilinmeze yanıt arıyor. Ve olay bu ya; gün geliyor çizgi roman tarihinin de içinde kayboluveriyor “Balonların Esrarı” hikayesinde.

Çizgi Romana Saygı Duruşu

Hem de ikinci kez desem yanlış olmaz sanırım. Yıllar önce “Önce Yazı Sonra Çizgi: Çizgi Roman Senaryosu” (Crea Yayıncılık) başlıklı kitabımı kaleme aldığımda, derdim daha çok çizgi roman senaryosuna dair teknik bir kitapla bir açığı kapatmaktı. Ancak öyle derinlere dalmıştım ki; kitabı hazırlarken dünya senaryo örnekleri ve tekniklerini aşıp çizgi roman tarihiyle alakalı kitabıma eklemeye uygun bulduğum ilginç örneklere de rastlamıştım. Bunlardan biri Martin Mystere’nin; eski adıyla Atlantis’in, bir hikayesinde yer alıyordu.

mystereCharacters

Bu hikayede Japonya’daki geleneksel masal anlatıcısının yani; bir Kamishibai’nin anlatısı görselleştiriliyordu ki, kare kare ilerleyen resimler görüyordum karelerde. Kamishibai, masalını aşama aşama bu ardışık (birbirini takip eden) karelerin izinden giderek anlatıyordu. Ve ben bu kavramları araştırmaya dalarken yepyeni dünyaların kapılarını aralıyordum ve evet, çizgi romanın öncüllerinden biri olarak bu geleneksel masal anlatıcılığı gösteriliyordu ki bunu bir çizgi romandan öğrenmek beni çok mutlu etmişti.

Yıllar sonra LAL Kitap’ın Mayıs, 2013 tarihinde dilimize kazandırdığı Martin Mystere “Il Mystero Delle Nuvole Parlanti” yani “Balonların Esrarı” bu benim “keşfettiğim” kısa göndermenin çok üstünde bir saygı duruşu gerçekleştirmiş çizgi romana. Hatta açık söylemek gerekirse, bu macera yıllar sonra tekrar Martin Mystere okuma tadını yakalamamı da sağladı. Alfredo Castelli’nin yazdığı ve Giancarlo Alessandrini’yle, Lucio Filippucci ikilisinin çizdiği hikayeyi çevirenler çizgi roman çevirisi gurusu Ay Barka’yla, Zeynep Kumruluoğlu.

Not: Bir de eski maceralardan birinde Asterix göndermeli muhteşem öyküsü vardır ki; Martin’i günümüzdeki deli Galya köyünde görmenin keyfini anlatmam mümkün değil.

mystere1

Hikayeye Dalmadan Önce Martin Mystere Tarihçesine Bakalım

Martin Mystere, Alfredo Castelli ile Giancarlo Alessandrini tarafından yaratılan bir kahramandır. Çizgi roman dizisi Nisan, 1982 tarihinde İtalya’da, 1984 yılında da Tay Yayınlarınca ülkemizde yayımlanmaya başlamıştır. Ülkemizde Atlantis olarak tanınan dizinin en temel özelliği, tarihin bilinmeyenlerine açıklama getirmeye çalışılan kurgusu ve içeriği olmuştur.

Diziye adını veren Martin Mystere arkeoloji alanında uzman ve bilinmeyenleri işlediği tv programıyla kitapları sayesinde ünlü olmuş bir bilim adamıdır. Bir diğer adı da İmkansızlıklar Dedektifi’dir. En yakın arkadaşı Java bir macerasında tanıştığı ve dost olduğu Neandertal insandır. Konuşmaktan çok hırıltı çıkarabilen Java sağır-dilsiz alfabesiyle iletişim kurabilen, hayli güçlü bir karakterdir. Martin’in uzatmalı sevgilisi Diana ise zaman zaman ortaya çıkan çekici bir sarışındır. Ve olmazsa olmaz düşman da vardır ki o; Sergei Orloff’dur. Bir zamanlar iyi dost olan kahraman ve düşmanı, zaman içinde ayrı düşmüş, can düşmanı olmuşlardır. Martin nasıl ki çözdüğü gizemleri insanlıkla paylaşmak niyetindeyse, Orloff o derece bireysel güç için kullanma peşindedir.

Yorumlar