Boğaç Han: Korkut Ata Söyledi, Hayrullah Kaya Hayat Verdi

Hanım hatunun, sözünü dinler, sofralar kurdurur. Dertliler ile devaları buluşturulur. Fakirin birinin duası kabul olunur, bir oğlan çocuğu verir beyine hanım hatun. Oğlan yaşıtları gibi değildir en başta. Ne güler ne de onlar gibi çocuktur çocuk yaşta.

Bir zaman Bayındır Han’a bir hediye gelir ki, ne hediye. Hemcinslerinin bile yanına yöresine yanaşmaya cesaret edemediği, rengi karadan daha kara, gözleri kızıl çukurlar gibi kıpkırmızı bir boğa. Çeşitli mahlukatı karıştırırlardı boğayla, savaş zamanı değilken eğlence sunardı hayvan onlara. Dirse Han’ın daha ergenliğe yeni gelmiş oğlancağızı da izler bu durumu. İzler de anlar bir bit yeniği olduğunu.

bogacHan3

Bir defasında -ki en fenası- zapt edemediler hayvancağızı, kırdı zincirlerini, kurtuldu elleri mızraklı işkencecilerinden. Kendisini izleyen çocukların olduğu tarafa çevirdi başını geceden karanlık kabus misali hayvan. Gördü geldiğini ama yerinden dahi kımıldamadı Dirse Han’ın oğlanı. Karşı durdu boğaya, tuttu boynuzundan vurdu tüm gücüyle bulduğu her boşlukta kafasına. Baktı ki bu böyle olacak gibi değil, zekasıyla üstesinden geldi hasmının, ayırdı başını en sonunda gövdesinden.

Bayındır Han başta olsun, gördü tüm beyler yiğitliğini oğlanın. Dediler ki; gelsin Korkut Ata, isim versin bu yiğitler yiğidi oğlana. Geldi Ata, dedi “Olsun adın Boğaç bundan sonra. Adını ben verdim, ömrünü de Tanrı versin.”

Çizgilerde Boğaç Han

Hayrullah Kaya bu destanı öyle güzel kaleme almış, çizgilerini o kadar güzel konuşturmuş ki; okurken insan gaza geliyor. Yazının ilk satırlarında da dediğim gibi, böyle bir eser için en doğru kalem Hayrullah bey. Çizimlere şöyle bir göz gezdirdiğinizde dahi anlıyorsunuz. Bunun sebeplerinden biri de tabi ki çizerimizin de Boğaç Han gibi, Orta Asya’nın bağrından gelmiş olması. Bizim birbirinden yetenekli çizerlerimizin bu havayı yakalayabileceklerini açıkçası düşünmüyorum. Mutlaka çok güzel sonuçlar çıkardı ortaya ama buradaki kadar doğru atmosfer oluşmayacaktı muhakkak.

Bu zamana kadar birçok kereler tanık olduk bu destana ama böylesini görmediğimize eminim. Çizgilerle hayat vermiş Hayrullah Bey her bir karaktere. Ve işin güzel tarafı bu daha ilki. Evet, çizer bunun gibi daha birçok eseri bizlere sunacağının müjdesini de vererek, sabırsızlanmamıza (en azından benim) sebep oldu. İkinci Adam yayınları etiketini taşıyan eserin baskısı da (özellikle ön kapağı) çok şık olmuş. Boyutları biraz büyük ama bu ebatlardan daha küçüğü de olmazdı açıkçası. Şöyle de bir videosu var ki izlenilesi olmuş:

Korkut Ata söylesin, biz dinleyelim. Hayrullah Kaya hayat versin.

Benzer Yazılar

Yorumlar