Yükseliş ve Uyanış: World/Chronicles of Darkness’da “Mage” Oyunları
İnsanlar tarih öncesi, sonrası ya da teknoloji ve mantık çağı olan günümüzde bile büyünün, ruhların veya metafiziksel olguların ve varlıkların olduğuna inanmışlardır. Dünyanın bir köşesinde hala Voodoo ruhlarına adak adıyan, sunaklarda kurbanlar veren kabileler var. Bazıları için bunlar, ilkel medeniyetlerin cahillik karşısında kendilerini avutmasıdır fakat bazıları içinse huşu veren kültürel, geleneksel aktivitelerdir.
White Wolf Rol Yapma Oyunları arasında “Mage: The Ascension” ve “Mage: The Awakening” felsefe, teknoloji ve kültürü birleştirip, ontolojik bir tecrübe sunmakta. Yeni başlayan oyunculardansa daha tecrübeli ve aklı selim kişilerle oynanması gerektiğini düşünüyorum. Mitoloji, folklör ve felsefeyle ilgileniyorsanız, White Wolf/Onxy Path yayınları arasında elbette sizi açan bir oyun, sisteme yedirilmiş mitolojik hikayeler görüyorsunuz. Mage oyunlarıysa modern büyü teorileri ve düşüncüleri üzerine okült bir araştırma yaptığınız zaman fevkalade şekillerde uyarlanmış yapımlar. Eğer hayal gücü, gerçeklik ve varoluş hakkında bir oyun istiyorsanız, yazımıza devam edelim, Mage oyunları hakkında biraz konuşalım.
Özellikle RYO ortamlarına girerseniz, herkesin ağzında bir “Mage oynayalım”, “Mage çok iyi” laflarını duyacak fakat kimsenin gerçekten bu oyunu oynamadığını göreceksiniz. Yazıyı yazma amacım hem insanlara Mage temellerini vermek, hem de genel olarak bir giriş yapmak. Umarım bu karışık ama bir o kadar eğlenceli sistemi anlatmayı başarır, belki bir kaç Oyun Yöneticisine ve oyuncuya ilham olurum.
İşin Özü, Gerçeklik ve İşlenen Konular
Bir Oyun Yöneticisi veya oyuncu olarak okült büyü hakkında araştırma yaptığınız zaman bir çok farklı yorum ve gelenek göreceksiniz. Tıpkı gerçekte olduğu gibi bu farklı gelenekleri, kurgulaştırılmış halleriyle Mage oyunları içerisinde bulabiliyorsunuz.
Mage oyunlarına göre “gerçeklik” görecelidir. “The Ascension” ve “The Awakening” oyunları gerçekliği farklı yorumlasa da büyünün özü ikisinde de aynıdır. Varlığın farkına varmış, “uyanmış” bir birey, irade gücüyle gerçekliği değiştirebilir hatta ona hükmedebilir. Örneğin postmodern “Chaos Sihiri” teorisi de inancın ve iradenin büyünün asıl kaynağı olduğunu savunur.
Büyücülüğün gerçek olduğu bir oyun dünyasında, örneğin Zindanlar ve Ejderhalar, büyücüler genellikle saklanmaya gerek duymaz. White Wolf oyunlarında büyücüler kesinlikle toplum içerisinde büyü yapmazlar. Eğer gerçekten ihtiyaçları varsa bunu modern insanın mantık sınırlarını zorlamadan, usulca, gizlice yaparlar. Çünkü gerçeklik değiştirilmeyi sevmez, evrendeki “Statik”, “Düzen” gücünün bir yansımasıdır ve basit bir fizik kanunu temel alır. Her etki, bir tepki doğrurur. Büyücüler gerçekliği manipüle ederken dikkat etmezlerse, Evren kendisini koruyacak ve “yerini bilmeyen” uyanmış insana geri teper.
Mage oyunlarında işlenen temel konular, kibir, varoluş, düzen ve kaosun ikilemi, evrenin büyüklüğü ve kozmik dehşettir. Zindanlarda canavar avlamak veya karmaşık politik ortamlarda Vampirlerin arasında çevirdiği entrikalardan daha derin konuları işleme potansiyeline sahiptirler. Tabii ki, yanlış anlaşılmasın, diğer oyunlarda da bu konuları işleyen senaryolar yazılabilir fakat Mage sistemi doğrudan bu alt temaları desteklemektedir.
Bir Mage oyunu oynarken Oyun Yöneticisinin her zaman oyunculardan bir değil, on adım önde olması gerekir. Oyuncularını iyi tanıması gerekir, bu yüzden tanımadığınız insanlarla oynamanız çok zordur. Evrenin gizlerini çözerken, delirmiş büyücüleri durdururken, doğaüstü yaratıklarla uğraşırken, İnsan ırkının geleceğine şekil verirken oyunun kontrolü elinizden hemen kayabilir. Mage oyunlarına epik hikayeler demek yanlış olmaz. “The Ascension” ve “The Awakening” oyunlarının benzer noktalarının az olduğununda altını çizmek isterim ve doğrudan karşılaştırmak yanlıştır. Yazımın devamında bu iki oyundan, asıl odak noktalarından ve farklarından bahsedeceğim.