Skyrim’de Rol Yapma Seçenekleri

Skyrim’i oynamamış kaç kişi kaldı? Bu noktadan sonra üzerinde yazılıp çizilecek ne var diye düşünebilirsiniz. Esasında Skyrim, iyi bir açık Dünya oyunu olarak her ne kadar oyuncuyu kısıtlamasa da oyuncu kendine bazı kısıtlamalar koyduğunda olduğundan çok daha güzel ve zengin bir oyuna dönüşebiliyor.

Bundan daha da önemlisi, birden çok kez oyuna başlayıp her seferinde farklı seçenekler denemenize izin veriyor. Burada, karakteri yaratırken belirlediğim kişilik özellikleri ve bunlara istinaden ortaya çıkan kısıtlamaların oyunu nasıl da renklendirdiğini paylaşacağım. Çoğu kişinin oyunu çok sevmesine rağmen tek ya da en fazla iki karakter ile oynadığını gördüğüm için, alternatif seçeneklerin artmasının bu günlerde oyunu tekrar kurup oynamanıza yol açabileceğini düşünüyorum.

Aşağıda örneklendirdiğim karakterler ile sadece belirli görevleri yapmama ve bazı görevleri hiç bir şekilde yapmamama rağmen çok rahat 20+ seviyelere geliniyor ve oyun kolaylaşmaya başladığında bambaşka bir aroma ile yeni bir şeyler denenebiliyor.

Skyrim

Çoğu oyuncunun aksine hiçbir adamla hem Companions hem de Thief Guild görevlerini birlikte yapmıyorum. O karakterin kişiliği ve rolüne uygun olan şeyleri yapıp, olmayanları es geçiyorum. Bu da her karakterin gerçekçiliğini ciddi bir şekilde arttırıyor.

Aşağıda, Skyrim’i gerçekten bambaşka bir keyif ile oynamak isteyenler için kendi oynadığım farklı karakter konseptlerini paylaşıyorum. Denemenizi ve sizin de bu türde konsept karakteriniz varsa paylaşmanızı görmek isteriz.

Katil

Eski Elder Scroll oyunlarında da Dark Brotherhood quest dizilerini çok beğendiğimi söylemeliyim. Bu yüzden ne zaman bir Elder Scroll oyunu çıksa, ilk olarak hep bu tür bir karakterle başlarım. Katil diye isimlendireceğim bu sterotip karakter ciddi kısıtlamalar üzerine kuruludur. Irk olarak Dark Elf ya da Khajit daha uygundur.

Katil karakteri, bencil ancak rahatsız edici olmayan bir kişiliğe sahiptir. Kendini ilgilendirmeyen işlere karışmaz. Hiçbir zaman hancıya gidip “buralarda görev var mı ağa?” diye sormaz. Hayatta kalması için gerekeni yapar, biri gelip kendisinden bir şey isterse de çıkarına olup olmayacağını düşünür. Eğer sadece hayrına yapılacak bir iş ise o görevi üstlenmez. Bir şekilde Dark Brotherhood görevlerine başladığında da kendini doğru yerde hisseder.

Sneak üzerine kuruludur ancak oyunda sneak + ok kullanımı güçlü bir kombinasyondur. Ayrıca sneak, ilüzyon büyüleri ile kombine edildiğinde oldukça kolaylaşabilir. Bu yüzden Katil asla ok kullanmaz, hiçbir büyü çeşidini de tercih etmez. Sadece bireysel yeteneklerine ve disiplinine güvenir, çok iyi saklanır, gerektiğinde iyi silah (tercihen çift silah) kullanır. Mümkünse yüz yüze savaşmaz ve düşmanlarını öldürüp geçer. Öldürdüğü kişi bir düşman ise mağarasında, kalesinde olanları yağmalama hakkını görür. Öldürdüğü kişi bir “kontrat” ise şahsi husumet beslemediği için evinden bir şey çalmaz. Cepçilik, hırsızlık gibi işlere hiç bulaşmaz. Sadece görevini icra eder ve geçip gider.

Yanına neredeyse hiçbir zaman yoldaş kabul etmez, sakarlık yapıp dikkati üzerine çekecek yol arkadaşları ayak bağıdır. İlerleyen dönemlerde çok gerekirse Cicero ya da diğer Dark Brotherhood çıraklarını geçici olarak kabul edebilir.

Kuzeyin Kahramanı

Esir alınmış bir Nord olarak oyuna başlar. Kuzeyde ne işleri olduğunu sorguladığı Imperial güçlerine karşı savaşırken kendini “Dragonborn” olarak bulur. Bir yandan Nord asilerle birlikte isyanda baş rolü oynar, diğer yandan şarkılarda anlatılan kadim güçleri arayıp, halkın kurtuluşuna (hem imperial hem de ejderhalardan) yardımcı olmanın yollarını arar.

Genelde hafif ya da tercihe göre ağır zırhlıdır. Büyük silahlar kullanır ve yıkıcı etkiler yaratır. Dragonborn olarak gelen içsel yeteneklerin dışında büyüyle pek içli dışlı değildir ancak büyüye karşı çok net bir duruşu da yoktur. Kuzeyli insanların yararına olacak tüm görevlere yardımcı olur ancak bunun dışındaki çetrefilli işlere ve gruplara asla bulaşmaz. Öfkesi ünlüdür ve hak etmeyenlere karşı amansız olabilir.

Yanına yoldaş almayı pek istemese de aynı soydan gelen, benzer düşüncelere ve cesarete sahip barbar yoldaşları severek kabul edebilir.

Soylu Büyücü

Tercihen High Elf olabilir. Bir şekilde kendini kuzeyde bulmuştur. Imperial güçlerinden kaçtıktan sonra kendi yoluna gider. Winterhold’da bir büyü akademisi olduğunu öğrendiği ilk anda orayı görmek için yanıp tutuşur. Nihayetinde oraya gider, büyünün farklı alanların uzmanlaşır ve akademinin başına geçer. Artık pek çok sır kendisine açıktır.

Bu seyahatleri esnasında, bireysel gelişimine yardımcı olacak ya da kadim sırlara vakıf olmasını sağlayacak görevlerle ilgilenir. Onun dışında sıradan halkın istekleri önemsizdir. İnsanlara ve özellikle masumlara zarar vermekten kaçınır ancak her istediklerini yapmak gibi bir lüksü de yoktur. İlerleyen dönemlerde bir ev satın alıp orada yaşamayı da seçebilir.

Yanına kabul edeceği yoldaşların, kendisinin isteyeceği büyülü eşyalara ilgi duymayacak ve kendi zayıf yönü olan fiziksel savaşı üstlenecek savaşçılar olmasını tercih eder.

Çakal

Tam kendini düşünen bir karakterdir. Fırsat bulduğu tüm değerli nesneleri çalar. İlerleyen dönemlerde çalıntı nesneleri kime satacağını öğrenir ve bir şekilde Hırsız Loncasına da bulaşır. Gittikçe daha zenginleşir, zenginleştikçe önüne daha büyük hedefler koyar. Savaşmakla pek işi yoktur, çok gerekirse diye yanında bir kaç bıçak ya da hafif kılıçlardan başka bir şey taşımaz. Sneak, lockpick, pickpocket ve speech konularında uzmanlaşır.

İnsanları aldatır, çalar, yalan söyler. Kimseye minneti yoktur, bu yüzden bir şekilde eline geçecek daedric artifactlar ile çok uyumlu çalışabilir. Hatta belli bir zaman sonra bu tür nesneleri takıntı haline getirip doğrudan onları aramayı kendine görev edinebilir.

Yanında normalde yoldaş istemese de gerektiği durumlarda para ile uygun birini (soru sormayacak paralı askerleri) kiralayabilir. Başkasının kendisi adına savaştığını görmekten de ayrı bir keyif alır.

Yorumlar