Bir Kızın Büyülü Günlüğü – Ötekiler Arasında

Kurgu anlamında ne ile karşılaşacağım hakkında hiçbir fikrim olmayan bir kitap okumayalı bayağı olmuştu. Genelde hangi kitabı okumaya karar verdiysem onunla ya da yazarı hakkında birkaç bir şey biliyor olurum. Kısa bir Google araştırması ile ya da aynı yazarın başka bir kitabını okumuşsam beni neyin beklediğini bilerek başlarım. Ama bu sefer durum bunun tam tersi.

Jo Walton’un kitabına başlarken eser hakkında en ufak bir fikrim yoktu diyemem; vardı ama sadece arka kapakta yazanlarla sınırlıydı. Ve tabi aldığı ödüller. Hugo Ödülü de dahil üç adet ödülü cebine koymayı başarmış yazar. Haliyle başlamak için fırsat kollarken bittiğini fark ettim. Kapağı açtığımda 1 Mayıs 1975 tarihi ile başlayan bir günlük buldum. Başladım okumaya.

Morwenna Markova’nın tuttuğu bu günlük, Galler-İngiltere arasındaki hayatı anlatıyor ve benim yazıyı yazdığım tarihten neredeyse kırk sene evvel, 1975 yılında başlıyor. Morvenna ya da bundan sonra kullanacağımız şekliyle Mori, Galler de doğup büyüyen ikiz kız kardeşlerden hayatta kalan kardeş. İkizi olan Mori (zira adı Morgana) cadı olan annelerine karşı giriştikleri ölüm kalım savaşında ölen taraf olur. Burada cadı derken gerçek anlamda büyüden bahsediyoruz ve anne Voodoo vs. türü büyüler konusunda uzman. Sorunlu bir ailenin (anne ve babası boşanmış zavallının) üyesi olan Mori doğduğundan bu yana büyüyle iç içe. Bunda hayatının çoğunu annesi ile yaşamış olmasının mutlaka etkisi var fakat perilerin de parmağı büyük. Ya da bilimkurgu ve fantastik edebiyata tutkun olan Mori’nin peri dediği yaratıkların.

Goblin Nights, Fairy Bites

Periler Mori’nin en yakın arkadaşı demek mümkün. Hatta gerçek bir isimleri ya da insanların bildiği bir isimleri olmadığı için okuduğu kitaplardan sevdiği karakterlerin ismini bile verir onlara. Örneğin; Orta Dünya’nın cengaverlerinden Glorfindel adını verir birine. Annesi ile olan mücadelesinde en büyük destekçileri de kuşkusuz perilerden başkası değildir. Eğitimine devam etmek için İngiltere’deki babasının yanına yerleştiğinde de büyü ve periler yine onunla beraberdir ve annesi ile giriştiği mücadelesi henüz bitmiş değildir.

Bu Kız Çok Okuyor

Ciddiyim. Okumayı gerçekten seven bir karakter Mori. Daha önce okuduğum kitaplarda okumakla arası iyi olan karakterler olmuştu ancak bu başka bir şey. Neredeyse günde bir hatta bazen iki kitap bitiriyor ve hepsi kaliteli bilimkurgu eserleri. Kitap boyunca sık sık Le Guin, Tolkien, Silverberg, Delany isimlerine ve Yerdeniz, Mülksüzler, Pern Serisi vs. ile ilgili diyaloglara rast geliyoruz. Yazarın en sevdiğim hareketi bu oldu; ustalara saygı duruşu. Bir yandan da bu sayede Jo Walton’un ne kadar çok kitap okuduğunu hakkında fikir sahibi olabiliyoruz. Tabi kitabın yazıldığı tarih ile kıyasladığımız zaman kim bilir daha neler okumuştur. Sonuçta kitap sadece yazıldığı tarihte basılmış olan kitaplardan örnekler içeriyor.

Hokus Pokus… Yok Öyle Bir Şey

Bu kitapta hiç de öyle değil. Açıkçası büyü olayının bu kadar güzel ve farklı işlendiği başka bir kitap okumadım. Klasik “Doğru kitabı bul, istediğin büyüyün sözleri ezberle, istediğin zaman söyle ve büyüyü yap” mantığı burada yok. Burada büyü, siz onu yaptığınız anda ortaya çıkmasını istediğiniz reaksiyonu göstermiyor. Onun yerine siz onu yaptığınız için etrafınızda dileğinizin gerçekleşmesi için gereken şartları oluşturuyor. Örneğin; bir fabrikanın ya da madenin kapanması için göle bir çiçek atarsınız. Büyü böyle olmasını ister ve siz de yaparsınız. Fakat siz çiçeği attığınız anda istediğiniz sonuç ile karşılaşmazsınız. Buna karşın kısa bir süre sonra yetkili kurumun fabrika ya da madenin kapatma kararı aldığını gazeteden okumanız da kaçınılmazdır. Siz çiçeği atmasaydınız bu karar alınmayacaktı. Büyü, zaman ve mekanı isteğinizi yerine getirmek için ayarlıyor denebilir. Ancak ortaya çıkan sonucun günlük hayatın gereklerinden mi olduğunu yoksa büyünüzün sonucu mu olduğunu hiçbir zaman bilemezsiniz. Siz sadece yapar ve işe yaramasını beklersiniz.

Jo Walton

Jo Walton

“Okunacak kitaplar listesi” barındıran bir kitap benim için Ötekiler Arasında. Günlük biçiminde yazılmış kitabın okuması gerçekten çok zevkliydi ve bir süre daha okuyabilmeyi istediğimi söylemeden edemeyeceğim. Kitap aksiyon anlamında neredeyse hiçbir şey vermiyor yani bu iş için doğru adres değil. Ancak hem orijinal kurgusu hem de içerdiği bilimkurgu ve fantastik edebiyat klasiği niteliğindeki kitaplar ile birlikte kaliteli okuma seansları sunuyor. Kalite demişken İthaki Yayınları’na kitap içerisinde geçen tüm kitapların listesine –kitabın sonunda- yer vermelerinden ötürü teşekkür etmeden geçmek olmaz. Diğer türlü kitap içinde kitap arayacaktım.

Bu yazı, "İthaki Kütüphanesi" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar