Rol Yapma Oyunu Dosyaları – Conan the Roleplaying Game Second Edition

Benim için dünyadaki en güzel şeylerden biri, kaliteli bir rol yapma oyununu elime alıp sayfaları içerisinde kaybolmak. Conan the Roleplaying Game aynen bunu yapıyor. Kitabı elinize aldığınız anda bir başyapıt tuttuğunuzu anlıyorsunuz. 420 sayfa, gıcır gıcır kaliteli artwork dolu, mukavva cilt.

“Conan, hayattaki en iyi şey nedir? ”
“Düşmanlarımı ezmek, onları önümde süründürmek ve kadınlarının feryadını dinlemek. ”

Hyboria Çağı’na Hoş Geldiniz

Hala Hyboria Çağı hakkında fikri olmayan varsa şu anda bıraksın bu kitabı ve hemen gidip kendini Conan çizgi romanlarına ve kitaplarına versin. En azından filmleri izlesin. Özet geçmek gerekirse; Conan dünyası Atlantis’in batışı ile Aryas’ın oğullarının yükselişi arasında diye tabir edilen ve yaklaşık on bin sene süren bir dönemdir. Yazının bulunmasından binlerce sene önce, mitik bir karanlık çağda, hayal edebileceğiniz en vahşi dünyanın tam ortasında Acheron adı verilen korkunç bir büyücü imparatorluğunun harabeleri üzerine kurulmuştur. Birbirleriyle sürekli savaşan krallıklar ve onların hemen yanı başında korku salan yamyamlar, kuzeyde yağmacı vikingler, arada kalmış kimsenin asla fethedemediği barbar Kimeryalılar, güneyde hain Zingraralılar ve zehirli acımasız Stygyalılar, denizlerde ise birbirinden hırslı kana susamış korsanlarla dolu sert ve acımasız bir dünya.

Sistemin d20 olmasına rağmen bu dünyanın hakkını kesinlikle verdiğini söyleyebilirim. Her şeyi baştan anlatmak yerine, Dungeons & Dragons 3rd Edition kurallarına hakim olduğunuzu var sayarak sadece farklarından ve güzelliklerinden bahsedeceğim:

Conan’ın Hyboria’sının low fantasy tabir edeceğimiz bir setting olduğunu söylersek yanlış olur. Zira Conan hikayelerinde genellikle kahramanlarımız elinde yalın kılıç, birbiriyle savaşan ordular, hırsızlar, yağmacılar ve bunlar gibi durumlarla uğraşıyor olsa da, çok güçlü büyücüler, korkunç yaratıklar hemen köşede bekler. Cthulhu evreniyle Conan evreninin paralel olduğunu söylememiz yerinde olur. Bu dünyada büyülü eşyalar satılmaz. Her biri eşsizdir, tehlikelidir ve bir bedeli vardır. Büyücüler size ateşli toplar fırlatmaz ancak donuk bakışlarıyla beyninizi ele geçirebilir, kaderinizi mühürleyebilir, on metre öteden kalbinizi kaburgalarınızı kırarak yerinden söküp kendi eline çekebilir.

Elfler ve cüceler gibi sevimli ırklar da yok. Bunun yerine insan olmayan bir şeyle karşılaşırsanız muhtemelen birkaç XP alma ümidiyle üzerine koşabileceğiniz bir yaratık değildir. Zira Conan the Roleplaying Game’de yaratık kesmek XP vermez. Yaratıkların Challange Rating’leri de olmadığından oyun yöneticisinin sizin kesebileceğiniz bir yaratık çıkartma gibi bir sorumluluğu da yoktur. Amaç yaratık kesip yağmalamak kesinlikle değildir. Amaç, bu zor ve acımasız dünyada bir şekilde hayatta kalmaktır. Aptallığın cezası ise yeni karakter yaratmak! Ama korkmayın, güçlü bir kol ve çeliğin durduramayacağı hiçbir şey yok bu dünyada.

Irklar ve Sınıflar

Haydi karakterlerden bahsedelim; Dungeons & Dragons’taki gibi 6 istatistik puanımızı verdikten sonra (başlangıçta düşük olması pek önemli değil, zira ileride bol bol stat puanı alacağız) ilk iş bir ırk seçiyoruz. Herkes insan olsa da ırkımıza göre farklı özellikler alıyoruz. Seçebileceğimiz 14+ ırk var. Bunlar sadece puan değil, nasıl rol yapacağımızı da etkileyen faktörler veriyor. Seçtiğimiz ırka göre background skill’lerimiz de belli oluyor. Karakterin maceraya başlamadan önce nasıl bir hayatı olduğunu gayet güzel anlayabiliyoruz. Irkların favori sınıfları var. Eğer o ırkın favori sınıfınını seçersek bonus feat’ler alıyoruz. Yani multiclass yapmanın bir cezası yok, ancak ırkımızın favori sınıfında devam etmemizin avantajı var.

Barbarian: D&D barbarını unutun! Bu Conan dünyasına has bir barbar. İz sürebilen, korkusuz, elinden her iş gelen, çevik dayanıklı bir karakter .

Borderer: Conan dünyasının ranger’ları, uygarlıktan nasibini almış olsa da zayıflığını almamış, vahşi doğada bir barbarla bile aşık atabilecek bir sınıf.

Noble: Oynaması oldukça ilginç ve değişik bir karakter, özellikleri arasında “Sen benim kim olduğumu biliyor musun?”, “Çayda dem bizde kıdem.” ve “Parasıyla değil mi kardeşim?” şeklinde açıklanabilecek özellikleri var.

Nomad: Tek cümle: At, avrat, silah!

Pirate/Bandit: Fighter ve Rogue sınıflarını karıştırın. Savaş alanında çok mobil bir sınıf.

The Scholar: Bu sınıf Conan dünyasında büyü yapabilen en önemli karakter. Aynı zamanda da en bilgili karakter.

Soldier: Orduda eğitim almış, formasyonla dövüşmekten anlayan bir fighter.

Temptress: En büyük silahı kadınlığı. İsterse sırttan bıçaklar, isterse büyü yapar. Çok tehlikeli!

Thief: Hırsız deyip geçmeyin, pişman olursunuz! Aşırı ölümcül!

Genel olarak her level atladığımızda sınıfımız boş geçmiyor. Karakterler güç olarak Dungeons & Dragons karakterlerinden daha güçlüler. Ancak oyunda büyülü eşyalara bağımlı olmadığınızı düşünürseniz bu normal.

Bu karanlık dünyada alignment sistemi bulunmuyor, bunun yerine bağlılık (allegience) ve onurlu olup olmadığımıza (code of honour) karar veriyoruz. Son olarak da her karakterin bir namı (reputation) oluyor. İnsanların bize nasıl reaksiyon verecekleri bu şana göre etkileniyor (fame/infame).

Sistem Hakkında

Başlangıç ekipmanı eğlenceli bir tabloyla çabucak hallediliyor. Savaş sistemi çok ölümcül. AC ve HP sevmeyen insanları bile tatmin edeceğinden eminim. AC yerine “dodge” ve “parry” değerleri var. HP ise, var ama ufak tefek yaralanmalara ne kadar dayanacağımızı belirliyor. 20 ve üzerindeki her hasar için “(dmg/2)+10”a fort save atıyoruz. Beceremedik, güle güle! Bu sebeple combat çok heyecanlı. Zar atarken elleriniz terliyor. Küçük bir not: Zırh giymek vurulmayı zorlaştırmak yerine hasarı azaltıyor. (“Sonunda!” dediğinizi duyabiliyorum!)

Büyü konusuna da değinmek isterdim, ancak yerimiz dar. Sacrifice ve enerji drain, güç ritüelleri, başarı zinciri, defansif patlama, büyücü obsesifliği, usta çırak ilişkisi vb., bütün bunları uzun uzun anlatmayı çok isterdim. Epey bir derin. Sadece şunu söyleyeyim: Conan dünyasında büyücü oynamak ayrı bir zevk. Büyü ezberlemeyi, grubun eziği olmayı unutun. Yeri geldiğinde elinize baltayı alıp kelle uçuracaksınız. Unutmayın burası Conan dünyası. Elinizden ışık bile çıkartsanız çoğu insan topukları poposuna vura vura kaçacaktır. Büyücü oynamak keyifli.

Son olarak ek kitaplara da değinmek isterim. Conan the Roleplaying Game’in ek kitaplarını okumak da oldukça keyifli. Nerede Robert E. Howard bitiyor, nerede yazarın kendi yaratıcılığı başlıyor anlaması güç. Kusursuzca yazılmış ve içi yeni feat, skill ve canavardan çok, hikayeyle dolu kitaplar. Fazla söze gerek yok, Conan seviyorsanız bu oyunu kesinlikle oynamalısınız!

Künye
Tasarımcı: Ian Sturrock, Gareth Hanrahan
Yayıncı Kuruluş: Mongoose Publishing
Sistem: d20
Çıkış Tarihi: 2007
Tür: Sword & Sorcery
Bu yazı, "Rol Yapma Oyunu Dosyaları" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar