Hala İzlemeye Başlamayanlar İçin: Avatar The Last Airbender

Bu iki kardeşin buldukları çocuğun avatar olduğunu anlamaları ile kendilerini içinde buldukları eğlenceli ve epik macera Hava, Su, Toprak ve Ateş olarak 4 bölümde anlatılmaktadır.

Bu üç kafadar, tüm düyayı gezerek Ateş ulusu saldırısı ile bozulmuş olan dengeyi dünyaya yeniden getirmek için köşe bucak gezerler. Hikayenin önemli diğer ayrıntılarını izlememiş olan okurlarımız için şimdilik gizli tutalım. Ancak alt metinlerde saklı subliminal siyasi mesajlara değinmek, bu yazı için bir zorunluluk!

Şöyle ki; hikayenin dört ana unsurunu temsil eden ulusların hali hazırda dünyada varlığını sürdürmekte olan uluslar olan benzerlikleri bir hayli dikkat çekici.

Örneğin; ateş ulusunun yaşam biçimlerinden, teknoloji kullanımındaki  yeteneklerinden tutunuz da yaşadıkları coğrafi bölgenin şekline kadar Japon’lara bu denli benzemesi tesadüf değildir. Dünya tarihinde Çin ve Japonya bir çok kere aralarında savaşmış milletlerdir. Ateş ulusu, çizgi filmde Ba-sing-se’yi tam 18 ay kuşatmış ancak düşürememiştir (spoiler için özür dilerim).

Toprak ulusunun başkenti olan Ba-sing-se şehir mimarisi olarak Pekin şehrinin birebir aynısıdır. Tıpkı Ba-sing-se’de olduğu gibi Pekin’de de şehir farklı katmanlar halinde bölünmüştür, içten dışa (yukardan aşağıya) doğru sosyal, kültürel, ekonomik ve yönetimsel farklılıklar bulunan 7 katman halindedir. Çizgi filmde bu aynen nakledilmiştir. Öyle ki, hükümdar tamamen halktan izole edilmiş bi sarayda yaşamaktadır ve 100 yıl önce çıkan bir savaştan bile habersizdir. Akira Kurosawa’nın baş yapıtı olan Son İmparator filmini izleyenleriniz şu repliği hatırlayacaklardır.

“Bu sarayda yaşayan imparatoru, Çin Halkı tam 2.000 yıl boyunca hiç görmemiştir. İmparator da aynı şekilde 2.000 yıl boyunca yönettiği halktan hiç kimseyi görmemiştir.”

Bunun da tesadüfi bir benzerlik omadığı aşikar. Zaten eski toprak bükücü avatarlardan Kyoshi’ye değinilien küçük bir bölümde, Kyoshi’ye ayaklanan eski toprak bükücü imparatorlardan birinin adı da Chin’dir (Çin’e adını veren en eski üç hanedandan birinin adı).

avatar

Hava bükücülere değinecek olursak: Onların da yaşadıkları coğrafya, tabiata olan saygı felsefeleri, dünyevi herşeyden arınma gibi nitelikleri ve özellikle vejetaryen olmaları, sarı-turuncu giyinmeleri kafalarını sıfır tıraş etmeleri, coğrafi konum olarak yüksek bir bölgeyi seçmiş olmaları onların Tibet’li keşişler olduğunun açık göstergesidir. Zaten orijinal dilde “monk” olarak adlandırılmaktadırlar. Yine dünya siyasi tarihine dönecek olursak Tibet halkının ikinci dünya savaşından beridir hala bir devletlerinin olmadığı, sürgün yaşadıkları trajedisi ile karşılaşırız ki, çizgi filmimizde Ateş ulusunun (biraz da avatarın onlarda olması nedeni ile) ilk ve en şiddetli saldırdığı ve tamamen yok ettiği ulus hava bükücülerdir. Bu olay da tıpkı Japonya ve Çin’in ikinci dünya savaşı sırasında biraz da Hitler’in zulümünün gölgesinde kalmaları sayesinde Tibet’lilere yaptığının aynısıdır.

Son olarak Su bükücülere gelindiğinde, burada siyasi yüklemelerin biraz pasif olduğu gerçeğini görüyoruz. Çünkü Su bükücülerin Moğol, Türk ya da Eskimo olduklarını iddia etmek zor. Zira bu üç ulusun da bir takım niteliklerini taşıyorlar. Kim bilir? Belki de en doğru olan bu konuyu hikayenin yaratıcılarına doğrudan sormaktır.

Son bir kaç cümle ile yazımızı bitirmek gerekirse, Avatar Son Hava Bükücü; İnsanoğlunun kendine özgü bir takım zaaflarını kendisini ve doğayı yok etmek için nasıl kullandığını, insanın güce düşkünlüğünü ve kendisini başka insanlardan ya da “ırklardan” üstün gördüğü gerçeğini eleştiren, son derece eğlenceli ve bir o kadar epik güzel bir hikaye. İzlemeyen arkadaşlara sıraya almalarını şiddetle tavsiye edelim.

Yorumlar