DC Evreninin Karanlık Yüzü – Dark Nights: Metal
Nisan 2017’de DC son yıllardaki en büyük event‘lerinden birini duyurdu. Dark Nights: Metal isminden dolayı Batman ile ilgili görünse de aslında birçok DC kahramanını içinde bulunduran ve sadece ana evreni değil, multiverse‘leri de etkileyen büyük bir seri bu. Etkileri DC evreninde hala devam ediyor ve Scott Snyder ile Greg Capullo ikilisinden gelecek olan Dark Nights: Death Metal‘le daha da devam edecek gibi duruyor.
Ana hikayeden önce Dark Days: The Forge ve Dark Days: The Casting adında iki giriş sayısı bulunuyor. Bu iki one-shot ile hikayeye ilk adımımızı atıyoruz. Daha sonra ise tie-inlerle destekli, altı sayıdan oluşan ana hikayeyle DC dünyalarına derinden etki eden bu eventi noktalıyoruz.
Ön Hazırlık
Dark Days: The Forge ve Dark Days: The Casting sayılarıyla büyük bir hikayeye giriş yaptığımızı anlıyoruz evet ama diğer yandan da karışık bir hikayeye merhaba diyoruz. DC evrenine hakim olmanız, en azından başlamadan önce geçmişteki bazı çizgi romanları okuyarak ön hazırlık yapmanızı gerektiren bir event bu. Öyle ki hikaye bazı noktalarda sadece Rebirth dönemi değil, New 52 hatta New 52 öncesi DC dönemine de dokunuyor.
Ana akım çizgi roman okuru değilseniz veya DC külliyatıyla pek aranız yoksa, burada da böyle bir event varmış dur şuna bakayım diyecekseniz hiç bulaşmamanızı tavsiye ediyorum. Daha Dark Days: The Casting’e geçip bırakanlar var. Eğer hikayeye dalmaya karar verdiyseniz de biraz sabredin, hemen teslim olmayın derim. Çünkü evrene hakim olanlar için bile başlarda karışık gelen bir seri bu.
Yazının bundan sonrası Dark Nights: Metal event’i ile ilgili SPOILER içerir!
Metal’e Giriş
14 Haziran 2017 tarihinde çıkışını yapan Dark Days: The Forge bir prelude yani giriş sayısıdır. 40 sayfalık bu one-shotun yazarları Scott Snyder (New 52 Batman, Batman: Gates of Gotham, American Vampire) ve James Tynion IV (Batman Eternal, The Woods, Talon), çizerleri ise Jim Lee (The Uncanny X-Men, Batman: Hush, Superman: For Tomorrow), John Romita Jr. (Amazing Spider-Man, Daredevil: The Man Without Fear, Kick-Ass) ve Andy Kubert (Flashpoint, Batman: Whatever Happened to the Caped Crusader?, Origin)’dir. Ardından 12 Temmuz 2017’de diğer bir prelude sayısı olan Dark Days: The Casting geliyor. Hikayeye kaldığımız yerden devam ettiğimiz bu çizgi roman da 40 sayfalık bir one-shot olup yazar ve çizerleri The Forge ile aynıdır.
Peki Metal’e nasıl giriş yapıyoruz? Carter Hall (Hawkman)’ın günlüğü ve anıları, Batman‘in bir şeylerin peşinde pek çok farklı yere yaptığı gizemli yolculuklar ve Batman’in mağarasını araştırma görevi alan Green Lantern Hal Jordan ile üç koldan ilerleyen bir hikayesi var. Bu hikayelerde eski yeni tanıdık karakterler de karşımıza çıkıyor. Bunlardan bazıları uzun zamandır ortalıkta olmayan karakterler. The Forge ve The Casting Dark Nights: Metal sayıları için güzel bir zemin hazırlıyor.
Karanlık Mevzular
The Forge ve The Casting’i okuduk. Sonra karşımıza altı sayıdan oluşan ana hikaye çıkıyor. Bu çizgi romanların yazarlığını Scott Snyder, çizerliğini ise Greg Capullo (New 52 Batman, X-Force, Spawn) yapıyor. Bu ikili bazılarınıza tanıdık gelmiştir. Aralarında The Court of Owls ve Death of the Family gibi çok iyi hikayelerin de olduğu, genel olarak kaliteli bulduğum New 52 Batman’inde de beraber çalışmışlardı. Snyder ve Capullo’yu tekrar bir arada görmek beni sevindirdi.
Dark Nights: Metal de hikaye Dark Multiverse‘nin tanrısı Barbatos‘un ana DC evreni ve Multiverse’yi ele geçirip karanlığı yayma arzusu etrafında şekilleniyor. Tabii bu konunun özü. Bu kadar basit anlattığım şey aslında dallanıp budaklanarak çok daha büyük ve karmaşık bir hikayeyi oluşturuyor. Bu macerada karşımıza Batman dışında Justice League ekibi ve bazıları çok iyi bildiğimiz, bazıları ise kıyıda köşede kalmış karakterler çıkıyor. Bunların dışında yeni karakterler var ki en dikkat çekenleri sanırım daha sonra değineceğim Dark Knights olacak.
Metal ve Dark Multiverse
Seriye de ismini veren Metal kavramı ilk defa karşımıza çıkmıyor aslında. Beş adet olan Nth, Dionesium, Electrum, Promethium ve Batmanium adlı bu özel metallerle New 52 ve öncesi dönem çizgi romanlarında tanışıyoruz. Bu beş metalin hikayede DC ana evreniyle Dark Multiverse arasında portal açma gibi bir önemi var. Bunların dışında yine daha önceden karşılaştığımız ve finalde bu hikayenin kaderini etkileyen Tenth Metal/Element X ile ilk defa Dark Days: The Casting sayısında gördüğümüz, Apollo‘nun Sunblade adlı kılıcının yapıldığı Eighth Metal de var.
Dark Multiverse ise yeni bir kavram. Kısaca bildiğimiz DC Multiverse’sinin -adından da anlaşılacağı gibi- karanlık versiyonu denebilir. İlk kez bu event ile birlikte DC külliyatına dahil oluyor. Başlarda kozmik bir alem olan The World Forge, Barbatos’un isyan etmesi ile Dark Multiverse’ye dönüşüyor.
Barbatos Ve Dark Knights
Bir kaç yerde Barbatos’tan bahsettim. Anladığınız üzere kendisi hikayenin kötülerinden. Hatta baş kötüsü. Barbatos, Bat-God olarak da bilinen ejderhaımsı bir varlıktır. The World Forge’de yaşayan kozmik bir varlık olan The World Forger tarafından dengesiz dünyaları yok etmesi için yaratılmıştır. Ama Barbatos isyan edip The World Forger’i yok etmiş ve The World Forge’nin Dark Multiverse’ye dönüşmesini sağlamıştır. Burada isimlerde bir karışıklık olmasın. The World Forge o bölgenin adı. The Forge of Worlds de deniyor. The World Forger ise gerçek adı Alpheus olan ve orada yaşayan varlığın kendisidir.
Barbatos’un karanlık Batman’lar takımı The Dark Knights da serinin en dikkat çeken karakterlerinden. The Drowned, The Devastator, The Merciless, The Murder Machine, The Dawnbreaker ve The Red Death Barbatos’un kötüler takımının başına getirdiği The Batman Who Laughs ile birlikte ilk defa Dark Nights: Metal’de karşımıza çıkıyor. Dark Multivers’deki kendi dünyalarının Bruce Wayne’leri (The Drowned hariç. Kendisi Bryce Wayne adında, Bruce Wayne’nin kadın versiyonudur) başlarına gelen olaylardan sonra karanlığa düşer ve Batman’in kötü versiyonlarına dönüşürler. Her biri görünüş ve özellik olarak Batman ve DC karakterlerinin karması şeklindedir. The Drowned Batman (Batwoman) ve Aquaman (Aquawoman), The Devastator Batman ve Doomsday, The Merciless Batman ve Ares, The Murder Machine Batman ve Cyborg, The Dawnbreaker Batman ve Green Lantern, The Red Death Batman ve Flash, The Batman Who Laughs ise Batman ve Joker’in birleşimi gibidir.
Gülen Batman
The Batman Who Laughs bu grup içinde tartışmasız en öne çıkan kötü Batman. Görünüş olarak zaten tüyler ürpertici olan Batman Who Laughs’un karakteri de Batman ve Joker gibi sıkıntılı iki tipin birleşimi olması onu hem daha ilgi çekici hem de daha ürkütücü bir hale getiriyor. Earth-22 de kendisini dönüştüren kimyasalların aslında onu öldürdüğünü öğrenen Joker Komiser Gordon ve Batman’in bütün düşmanlarını öldürür. Alıkoyduğu Batman’in gözü önünde de hastane bombalar, küçük çocukların ailelerini vurarak onları yetim bırakır ve sonra çocuklara Joker zehri verir. Bütün bunlara dayanamayan Batman kurtulur ve Joker’i öldürür. Joker ölünce kalbindeki toksin açığa çıkar ve yakınında bulunan Batman’i etkiler.
Bir kaç gün sonra kontrolü kaybetmeye ve Batman Who Laughs’a dönüşmeye başlayan Batman mağarasına topladığı Bat-Family’i (Nightwing, Batgirl, Red Robin, Robin, Red Hood) öldürecek kadar ileriye gitmekle kalmaz Robin olan oğlu Damien’i sağ bırakarak Joker zehrini onun üstünde de kullanır ve diğer enfekte çocuklarla Robin çetesi kurar. Daha sonra Justice League’yi de kılıçtan geçiren ve katliamlarına devam eden Batman Who Laughs, Barbatos tarafından Dark Knights’a dahil edilir.
Capullo’nun Hakkı Capullo’ya
Görsel olarak hem preludeler hem de ana sayılar fazlasıyla tatmin ediciydi. Çok önemsenmeyecek bir kaç yer dışında gözüme çarpan bir şey olmadı. Jim Lee, Andy Kubert ve John Romita, Jr.’nin çizimleri gayet başarılı. Zaten bu isimler çizgi roman dünyasının efsanelerinden. Scott Williams (Batman: Hush, All Star Batman & Robin, the Boy Wonder, Wildcats), Klaus Janson (The Dark Knight Returns, The Dark Knight III: The Master Race, Daredevil), Danny Miki (New 52 Batman), Alex Sinclair (Batman: Hush, All Star Batman & Robin, the Boy Wonder) ve Jeremiah Skipper (Rebirth Harley Quinn, Rebirth Suicide Squad, Hawkman) de renkleriyle aynı kalitede eşlik ediyorlar.
Ana serinin çizimlerini yapan isim ise Greg Capullo. Capullo’yu ayrıca övmek istiyorum. Harika iş çıkarmış. New 52 Batman’ini ve Gotham’ını beğendiğim Capullo, Metal’de daha büyük bir dünyada yeteneklerini gösterme imkanı buluyor ve bunu da çok iyi başarıyor. Jonathan Glapion (New 52 Batman, Batman: Last Knight on Earth) ve FCO Plascencia (New 52 Batman, Batman: Last Knight on Earth, Spawn, Invincible)’da renkleriyle çok iyi işler çıkarmışlar. Yarattıkları mekanlar, karakterler ve atmosfer son derece etkileyici, garip, korkutucu ve ürkünç.
Dark Nights: Metal karanlık bir seri olmuş. Tabii karanlıktan kastım “DC dediğin karanlık olur abi!” diye çıldıranların anladığı koyu renkler, buhranlar içinde yüzen karamsar ve mutsuz kahramanlar ve komple gece gecen bir hikaye şeklinde değil. Hikayeyle atmosferin birleştiği ve o karanlığı içinizde hissettiren çizgi romanlar bunlar. Yoksa kahramanlarımız depresyona girip hayatı sorgulamaya başlamıyorlar.
Gidişat İyi, Son Kötü
Daha önce de bahsettiğim gibi DC evrenine hakim olmayı gerektiren bir event bu. Onun dışında ilk başta hikayeyi de belli bir noktaya kadar anlayamıyorsunuz zaten. Kendi kendinize “Ben ne okuyorum şimdi?” diyebilirsiniz. Başlarda zorlayıcı ve karışık gelebilir ama sayılar ilerledikçe, hikaye kendini açık etmeye başladığında içine tam anlamıyla giriyorsunuz, belli bir noktadan sonra da zaten aydınlanmaya başlıyorsunuz. Bu eşikten sonra çizgi roman çok daha keyifli hale gelmeye başlıyor. Ben sonu hariç beğendim. Finali gerçekten kötüydü ve hayal kırıklığına uğrattı. Yine de genel olarak tatmin edici bulduğumdan ve DC evrenine büyük etkileri olan çizgi romanlar olduğundan okumanızı öneririm.
Seri Türkçe olarak çıkacak diye biliyorum. Beklemek istemeyenler Türkiye’de çizgi roman dükkanlarında İngilizce olarak ciltli veya sayı sayı (Sayıların hepsinin olduğundan emin değilim) bulabilirler. Dark Nights: Metal’i bu çizgi roman dükkanlarının internet sitelerinde de bulabilirsiniz ve dışarı çıkmadan sipariş verebilirsiniz. Ayrıca Metal’e metal yakışır deyip altı şarkıdan oluşan resmi soundtrack da yayınladılar. internette DC’s Dark Nights: Metal Soundtrack diye aratırsanız Youtube ve Spotify de bulabilirsiniz.
Baştan Sona Metal
Bu eventten en üst düzeyde keyif almak için sadece ana hikayeyi okumak yeterli olmuyor. Bence mutlaka tie-inleri de okumalısınız. DC külliyatına hakim olunması gereken bir event olduğundan bahsetmiştim. Bu nedenle Dark Nights: Metal’den önce bazı eski çizgi romanları da okumakta fayda var.
- Hawkman: Endless Flight
- Final Crisis
- The Return of Bruce Wayne
- Batman: The Court of Owls
- Batman: The City of Owls
- Batman: Endgame
- Justice League: The Darkseid War
- Detective Comics #950
- Nightwing (Rebirth) #17
İlk önce bu çizgi romanları okursanız evente güzel bir arka plan oluşturmuş olursunuz. Bu listeye eklemeler veya çıkarmalar yapılabilir ama bence bu kadarını okumak yeterli olacaktır. Bunların bir çoğu Türkiye’de hatta Türkçe olarak bulunuyor. Diğerlerini de nereden bulacağınızı ben söylemeyim.
Dark Nights: Metal ise tie-inleri ile birlikte okuma sırasıyla şu şekilde:
- Dark Days: The Forge
- Dark Days: The Casting
- Dark Nights: Metal #1
- Dark Nights: Metal #2
- Teen Titans #12 (Gotham Resistance Part 1)
- Nightwing #29 (Gotham Resistance Part 2)
- Batman: The Red Death
- Batman: The Murder Machine
- Batman: The Dawnbreaker
- Batman: The Drowned
- Suicide Squad #26 (Gotham Resistance Part 3)
- Green Arrow #32 (Gotham Resistance Part 4)
- Batman: The Merciless
- Dark Nights: Metal #3
- The Flash #33 (Bats Out of Hell Part 1)
- Justice League #32 (Bats Out of Hell Part 2)
- Batman: The Devastator
- Hal Jordan and the Green Lantern Corps #32 (Bats Out of Hell Part 3)
- Justice League #33 (Bats Out of Hell Part 4)
- Batman Lost
- The Batman Who Laughs
- Dark Nights: Metal #4
- Hawkman Found
- Dark Nights: Metal #5
- Dark Knights Rising: The Wild Hunt
- Dark Nights: Metal #6