Geek Terminoloji: Yakuza Nedir?

Yakuza’lar aslında bize çok da uzak bir kavram değil. 1990’ları yaşamış hemen hemen herkesin TV’lerde temcit pilavı gibi dönen filmlerden hareketle Yakuza’lar hakkında fikri az çok vardır. Ama Yakuza 0 yazısı için oyunla arada bağ kuracak kadar bile olsa bilgilendirme yapmak istiyorum.

Yakuza tek bir tabir olmayıp sadece Japon organize suç teşkilatları için kullanılan terimlerden en bilinenidir. Farklı taraflarca Gokudo, Bokurydan ve Ninkyo Dantai de denmektedir. Yakuza, dünyanın en büyük organize suç yapılanmalarından biridir. Güncel rakamlara göre günümüzde toplamda 70 bin kadar kişinin çeşitli Yakuza örgütlerine üye olduğu düşünülmektedir. En belirgin karakteristikleri Yakuza’ların kollarına, bellerine, hatta tüm vücutlarına ayırt edici dövmeler yapıyor olmalarıdır. (Irezumi’ler vücut boyu yapılan dövmelere verilen isimdir.) Günümüzde her Yakuza teşkilati aynı emir – komuta birliğine bağlı değildir. Aksine bazı teşkilatlar birçok klandan oluşan tek bir aile (şu anki en büyük Yakuza ailesi olan Yamaguchi-gumi) gibi iken, bazıları (şu anki en büyük 2. teşkilat olan Sumiyoshi-kai gibi) daha küçük çaplı ve sayıca daha çok sayıda klandan oluşan konfederasyonlar olarak yönetilmektedir.

Bir grup Kabukimono’yu gösteren bir illüstrasyon.

Tarih

Bu konudaki tarihsel birçok belirsizliğe rağmen terimin kökenleri ise Muromachi döneminin sonları ile Edo döneminin başlarına dek gider. Zira Yakuza’lığın kökenlerini 1573’de ilk kez adları geçen ve kendilerine Shogun’un Hizmetkarları (Hatamoto Yakko) diyen, feodal Japonya’nın bir nev-i Minuteman’leri olan, anlamı “Deliler” olan Kabukimono’lara dayandıranlar vardır. Kendi içlerine kapalı ve militarize bir hayat yaşamalarından ötürü eşcinselliğin o dönemin ortalamalarının da üzerinde rastlandığı, saçlarını oldukça uzatan, birbirlerine kan bağı üzerinden gelmeyen bir aile bağı ile bağlı olduklarını varsayan, kimonoları için çiçek desenleri yada sarı ve mavi gibi alışılmadık renkler seçen, silah olarak genellikle Katana’lardan uzun kılıçlar tercih eden (Nodachi gibi) ve aklına ne geliyorsa yapan, bağırıp çağırıp çevrelerine kabadayılık yapan Kabukimono’lar Oda Nobunaga gibi savaş lordlarına hizmet vermelerinin karşılığında zamanla savaşmadıkları sürece kendilerini dokunulmaz saymaya başladılar. “Yeterince uzun yaşadım!” bu durumu sembolize eden motto’larıdır. Sayıları bir dönem 500 bin civarındaydı.

Kabukimono’lara dair anlatılagelmiş halk hikayelerinin üç büyük geleneksel Japon tiyatrosundan biri olan Kabuki’nin (diğerleri Noh ve Bunraku’dur) de temelini atmış olması gibi bir durum da vardır. Kabuki tiyatrosunun iki ana alt dalından biri olan ve feodal dönemi anlatan Jidaimono’nun (diğeri feodal dönem sonrasını anlatan Sewamono’dur) hikayelerinden bazıları Kabukimono’lar üzerinedir. Alakasız ama küçük bir not olarak düşülsün; Japon figür ve maket üreticisi Bandai’nin ürettiği ve buradan görülebilecek bir Deadpool figürü  karakteri bir Kabukimono olarak yorumlamıştır.

Birbiriyle savaşan iki Machi Yakko çetesini gösteren bir resim.

Kabukimono’dan Machi Yakko’ya

Edo dönemiyle (1602) barışın gelmesiyle Kabukimono’ların çoğunun amaçsız kalıp Ronin durumuna düşmüştür. Sonrasında, ayaklarının bastığı yerin çevresinde halka karşı yağma ve hatta kılıçlarının keskinliğini denemek için bile keyfi cinayetlere varan zorbalıklara başlamışlardır. Bilhassa kırsal bölgelerdeki halk Shogun’dan kendilerine Kabukimono’lara karşı yardım edilmiyorsa kendi kendilerini koruma hakkı istediler. Bu olay sonrası kendilerine Kentin Hizmetkarları (Machi Yokko) diyen korucu birlikleri kurmaya başladılar. Bardağı taşıran olay bir grup Kabukimono’nun Shogun’un atadığı valilerinden birini öldürmesi oldu.

Bu olay sonucunda 1615 tarihinde Kabukimono’lar Shogun tarafından düşman ilan edildi. Samuray kökenli Kabukimono’ların aksine halkın orta alt ve alt kademelerindeki insanlardan oluşan Machi Yakko’lar Kabukimono’ları ortadan kaldırdıktan sonra halk kahramanı olarak görülmeye başlandılar. Öte yandan hala toplumun dip noktalarında olmaları onları kaçınılmaz şekilde onları suç dünyasına itti. Machi Yakko’lar bir noktadan sonra ironik şekilde bir noktadan sonra kendi yok ettikleri Kabukimono’lara özenmeye ve onların birçok geleneğini çarpık şekilde benimsemeye başladılar.

Öte yandan başka bir grup tarafından tasfiye edilmemek için halk ile olan ilişkileri sadece pirinç tarlası sahipleri gibi kendilerinden üst konumdaki insanlara para karşılığı “zoraki koruma” gibi hizmetler vermek yada Shinto festivalleri sırasında seyyar satıcılara satış yeri karşılığı komisyon almak gibi durumlar içerisinde gerçekleşti. Rakip çeteler şeklinde birbiriyle dalaşıyor olsalar bile bunun dışında hükümet ile karşı karşıya gelmemek için halka yönelik keyfi cinayetlerden ve yağmalardan kaçındılar. Adi suçlularla mücadele ettiler ve varlıklarını özel koruma ve karaborsacılık (Tekiya) ile tefecilik ve kumarbazlık (Bakuto) şeklinde iki zıt yöne  ayrılarak sürdürmeye başladılar.

Zamanla Shogun’luk halkın korunması için harcanan masrafları azalttıkları ve kendi egemenlik alanlarındaki adi suçlular ile mücadele ettikleri için bu gruplara Wakizashi (kısa kılıç) taşıma ayrıcalığı tanıdı. Ayrıca bu grupların Oyabun denen hamilerine kuruluşları için soyadlarını bir ünvan olarak taşıyabilme izni verdi. Halk ise onların kumar başta olmak üzere bir çok faaliyetlerinden rahatsızdı. Bu nedenle onları aşağılamak için yarattıkları bir kelime oyunuyla her iki gruptakilere de “Yakuza” demeye başladılar.

Yapma bunu, yapma bunu!

Terimin Kökeni

Bu isim geleneksel Japon kart oyunu Oichu Kabu’dan gelir. Oyunun amacı değeri 9’a en yakın desteyi açmaktır. Değeri 10’dan yüksek bir el açılırsa birler basamağındaki sayı değer kabul edilir. Eğer yere sayı değeri 8-9-3 olan bir el açarsanız mantıken olabilecek en kötü desteyi açarsınız. YA-KU-ZA denen bu el “Değersiz ve mantıksal olarak anlamsız olduğu halde yine de orada olan şey” manasına gelir.

Yapılanma

Zamanla orta sınıfın genişlemesiyle Yakuza aileleri ve üyelerinin sayısı da artmaya başladı. Bu yüzden kendi aralarında ortak bir statü sınıfları yaratmaya başladılar. Yarattıkları bu sisteme Jinji, yani Sorumluluk yada Görev Kodu denir. Bu kelimenin Kanji’si Jinsei yani Yaşam kelimesinin Kanji’sine oldukça benzer. Buna göre yapılanmada 4 ana basamak vardır ve bu açıdan İtalyan mafya örgütlerine benzetilebilir. Üstte Oyabun (Aile Hamisi) varken bunun yerine bazen Kumicho (Aile Reisi) tabiri de kullanılabilir. Onun altında Kobun (Aile Ferdi) olarak iki farklı sınıf olarak Saiko Komon (İdareciler) ve Wakagashira ile Shateigashira (Teğmenler) olarak da bahsedilen Sohonbucho (Karargah Komutanları) bulunur. İdarecilerin altında Shingiin (Hukukçular) ve Kaikei (Muhasebeciler) varken Teğmen’lerin altında Kyodai (Büyük Birader) ve Shatei (Küçük Kardeş) yer alır.

Kabataslak şekilde solda Yakuza yapılanması, sağda İtalyan mafya yapılanması hiyearşisi görülüyor.

Aileye katılmak isteyenler bir Sakazuki seremonisi ile karşılanır. İçine Sake konmuş birbirine eş büyüklükte küçük porselen kaseleri ikişer yada dörder kişilik yer sofalarına oturarak içen adaylar bu porselen kaseleri beyaz bir mendile sararak masaya bırakır. Oyabun bu porselen kaseleri toplatır ve üzerine o kişinin isminin yazdığı dolaplara kaldırır. Bu seremoni Oyabun’un Sake karşılığında adayların sadakatini satın aldığını temsil eder. Eğer bir noktada aileye katılan kişi ayrılmak isterse kaseyi Oyabun’un biçtiği bir bedel karşılığında satın almak ya da onun verdiği bir görevi yapmak zorundadır.

Eğer aile bu kişinin onursuz olduğunu ve yeterli sadakati sunamadığını düşünürse Yubitsume seremonisi gerçekleştirilir. Söz konusu kişi serçe parmağının ucunu bir bıçakla keserek Oyabun’a sunar. Bu seremoni, kişinin özür dilemeyi göze almak için kılıç yeteneğindeki azalmayı göze aldığı anlamına gelir. Kılıçların yasaklandığı Meiji restorasyonundan sonra sembolik hale gelmiştir. Öyle ki, kılıcını sıkı kavrayamayan birisi grubunun korumasına daha muhtaç olacağı ve onlara daha fazla itaat etmek zorunda kalacağı varsayılmıştır.

Yakın Tarihte Yakuza

2. Dünya Savaşı sırasında Tekiya ve Bakuto örgütleri tüm ulusun silah altına alınmasıyla etkisini yitirir gibi olsa da savaşın sonları ve atom bombası yıkımlarından sonra ülke genelinde kıtlıklar başlamasıyla Yakuza’lar karaborsacı yönleriyle sürece hızla uyum sağladılar. Kendisi de bir atom bombası mağduru (Hibakusha) olan Keiji Nakazawa tarafından yazılan ve Anime uyarlaması da yapılmış olan Hadashi no Gen (Barefoot Gen) isimli eserde atom bombası mağduru halkın yaşanan kıtlık ve yokluk yüzünden Yakuza’lara muhtaç kalışı da anlatılmıştır. O zaman değin Yakuza’lık en geleneksel anlamıyla Kyushu adasında etkin olarak kalmış olsa sonraki yıllarda Hiroshima’da ve çevresinde da büyük bir Yakuza artışı gerçekleşti. Ülkenin en büyük ailelerinden Kyodo-kai de Hiroshima merkezlidir.

Ülkenin en güçlü Yakuza teşkilatı Yamaguchi-gumi’nin 1988’deki komuta kademesi bir cenaze töreninde görülüyor.

Yakuza erkek egemen bir yapılanma olmasına rağmen kadınlar bu dünyanın içerisinde bir şekilde bulunuyorlardı. Edo dönemi Bakuto’larının ana gelir kalemlerini kumar oluşturduğundan bazı kumarhaneler kadınlar tarafından işletilerek hem müşteriler hem mekanda çalışan düşük seviye çete üyeleri üzerinde kaba saba konuşan ve sert bir kadın figürü üzerinden baskınlık kurma yoluna gidiyordu. (Bugün bile bazı Japon şans oyunları sıkça geleneksel kıyafetli kadınlar tarafından idare edilirler) Hakeza 2. Dünya Savaşı öncesi ve hemen sonrasına dair pek çok döküman bizlere bilhassa Yokohama ve Tokyo’da Gurentai denen mevki sahibi kadın Yakuza’lardan bahsetmektedir. Ancak 2. Dünya Savaşı’nın sonrasındaki yıllarda Gurentai’lerin Yakuza yapılanlarındaki yeri hızla azalmış (Sakazuki seremonilerinde servis yapmak yada düşman klanlar arasında akrabalık bağı kurarak olası savaşları engellemek gibi) olmasına karşın Oyabun’ların varis bırakmadan öldüğü istisnai durumlarda durumunda Patroniçe (Onna Oyabun) olarak klanın başına geçtikleri vaki olmaktadır. Yamaguchi-gumi klanının 3. patron vekaletçisi olarak başa geçen Fumiko Taoka buna örnek verilebilir.

Bunun yanısıra bir Yakuza ailesinin kızı olarak lüks içerisinde yaşarken babasının tutuklanmasından yaşadıklarını yazdığı Yakuza Moon kitabı ile üne kavuşan Shoko Tendo, 80’ler ve sonrasında Yakuza dünyasında kadın olmak hakkında oldukça sarsıcı bilgiler sunmaktadır. (Söz konusu kitap Karakutu Yayınları tarafından dilimize kazandırılmıştı)

Kamu Güvenlik Teşkilatı’nın 2006 tarihli raporuna göre Yakuza üyelerinin %60’ı ta 11. yüzyıldaki Heian döneminden beri toplumda ayrımcılığa uğrayan, köylerde yaşayan, çoğu zaman iş bulamayan ve kendi aralarında evlenmeye zorlanan Burakunin’lerden oluşmaktadır. Japonya’ya kaçmış Kuzey Koreliler ise toplamda nüfusun %0,5’ini oluşturmalarına karşın Burakunin’ler kadar (hatta belki onlardan bile çok) ayrımcılığa maruz kaldıkları ve resmi olarak Japon vatandaşı olsalar bile toplumda Gaijin olarak görüldükleri için bu insanların çoğunun Yakuza örgütlerinin önemli insan kaynaklarından birini oluşturduğu bilinmektedir. Bunlar haricinde Yakuza’lara katılan gençlerin çoğunu ailesiyle sorunlar yaşayan Bosozoku (lise çağındaki sokak çeteleri) üyeleri oluşturmaktadır.

Yamaguchi-gumi’nin şu anki lideri Shinobu Tsukasa.

Şu anki en büyük Yakuza ailesi kabul edilen Yamaguchi-gumi, Kobe’deki bir işçi sendikası görünümünde 1903’de kurulmuştur. Halen faaliyet gösteren en eski ailelerden birisidir ve yakın zamana dek Japonya’daki tüm Yakuza’ların yarısına yakınını barındırdığı varsayılmıştır. Yamaguchi-gumi’nin Japonya’da resmi ofisleri vardır. Forbes dergisinin araştırmalarına göre sadece bu klanın bile yıllık gelirleri 80 milyar $’a ulaştığı iddia edilmiştir.

Bu yazı, "Geek Terminoloji" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar