Justice League’den Çok Earth-Two izledim Sinemada, Ya Siz?
Zack Snyder’in yönettiği ve hayranlarının uzun zamandır büyük bir sabırsızlıkla beklediği Justice League sinema filmi nihayet vizyona girdi. Girdi girmesine ama eleştiriler de birbiri ardına gelmeye başladı. Bu arada da izlediğimiz filmin bir Justice League filmi olmaktan çok DC Comics’in bir başka çizgi roman dizisi Earth-Two filmi olduğu gerçeği de usul usul görünmez olmaya başladı.
Ne Demiş Bilge “New 52 Bütün Gıcıklıkların Anasıdır!”
Earth-Two mevzusundan önce bakmamız gereken bir yer var:
DC Comics’in ani bir karar alarak kurgu evreninde düzenlemeye kalkışması bilindiği üzere okurlarda büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştı… Pardon, eski okurlarda ciddi bir travma yaratmıştı. Yeni okurlar için olay son derece basit bir reboot idi ve zaten yeni okurun 1938 yılından bu yana birikmiş bir DC Comics hafızası da yoktu. Oysa belli yaş üzerindekiler için bu yenilenme şoke ediciydi. Çünkü bu saate kadar biriktirdikleri tüm maceralar, dramlar, heyecanlar, meraklar, yaşanmışlıklar ve empatiler sona erecek, ortadan kalkacak, hiç olmamış gibi olacaktı.
Superman’le Batman ilk kez tanışacak, Wonder Woman adasından çıkıp ilk kez insanlar arasına karışacak, Flash ilk defa koşmaya başlayacak, Green Lantern ise belki de DC evreninde hikayesi bozulmadan yoluna devam eden tek karakter olacaktı ve ama fakat New 52 başladığında daha kimse bunun ayırdında olmayacaktı. Özetle New 52 özünde ciddi bir travmaydı.
Final Crisis, Countdown, 52 gibi hikayelerle DC Comics evreninin onarılamaz bir hale sokulmasının ardından gelen New 52 bir bakıma kötünün iyisine hazırlanan okur için can simidi vazifesi görmüş olsa da şaşkınlık sebebiydi de.
Crisis on Infinity Earths, Zero Hour, Underworld gibi hikayelerle daha önce kendini yenilemiş olan DC Comics’in bu denli büyük bir değişikliğe gitmiş olması benim açımdan anlaşılmazdı. Yenilenme ve yenilenme şablonu çok yeni bir uygulama değildi aslında. Daha önce de evrene çekidüzen vermek için yapılmıştı bu ayak oyunları. Buna ek olarak DC Comics farklı evrenler veya elseworld gibi yan diziler basarak farklı ve alternatif evrenler maceraları sunmuştu okura. Ne olmuştu da aniden tüm evreni yenileme gereği duydular. Üstelik de bunu neden New 52 gibi hayli sıkıntılı bir içerikle yaptılar? Belli yaş üstü okurların sayısı mı azaldı? Yeni okur kitlesi mi arttı? DC Comics onarılamaz veya yenilenemez bir tıkanıklık mı yaşadı? Eski maceraların arşivlenmediği, okunmadığı, yeni okurun meraksızlığının son sayıları anlamasını engellediği sonucuna mı varıldı? Yoksa sadece yenilenme mi yapmak istediler? Ve bunu anketler sonucu mu yaptılar?
Kafamda deli sorular. Tabii bir de Rebirth yenilenmesi var; ki o daha sağlam bir kurguyken New 52 neyin nesiydi? Yoksa özünde New 52 de bir tür kötüyü sunup okuru değişikliğe alıştır numarası mıydı?
Velhasıl-ı kelam görünen o ki New 52 çok fazla vahşetin, ölümün, şiddetin, radikal değişikliklerin yer aldığı ilginç bir geçiş dönemi oldu. Dikkatle bakarsak Justice Laegue ile Earth-Two ortaklığının da filme yansımasını bu geçiş döneminde bulabiliriz.
“EARTH – TWO (Earth 2) Nedir?”den Önce JSA, Yani Justice Society of America
Earth2 deyip duruyorum haydi anlamına bakalım: Earth 2 aslında bildiğimiz JSA yani Justice Society of America’nın New 52 dilinde söylenişinden başka bir şey değildir.
Tarihler 1940-1941 yıllarını gösterdiğinde ve İkinci Dünya Savaşı tüm vahşetiyle sürdüğü sırada Sheldon Mayer’la Gardner Fox All Star Comics’in üçüncü sayısında comics dünyasının ilk süper kahraman ekibini bir araya getirerek JSA’i kuruyordu. Bu ekibin üyeleri kendi dizilerinde okura seslenirken bir araya geldiklerinde dünyayı yerinden oynatıyorlardı.
JSA’in ilk üyeleri arasında daha sonra değişikliğe uğrayacak Green Lantern’la Flash dışındaki üyelerinin Hawkman, The Spectre, Dr. Fate, Captain Atom, Sandman, Hourman olduğunu belirteyim. Bir de bu grubun bayan üyesi Wonder Woman’ın aslında grubun bir tür yazıcısı, sekreteri olduğunun da altını çizeyim. Bir de bu grubun Kral Arthur ve şövalyeleri gibi eşitlikçi, demokratik davranmak adına yuvarlak bir masanın etrafında oturduğunu, grup lideri seçmek için oylama yaptığını falan ekleyeyim. Ha, bir de unutmadan ekleyeyim bu gruba yıllar sonra Batman, Superman, Robin, Powergirl (Supergirl) gibi yansımalar da katılacaktır.
Ancak 1950’li yılların buhranına kadar popüler kalır JSA. Sığ ve eskiyen söylemlerin sıkıntı yarattığı ve baskıcı rejimin çizgi roman sansürleri sayesinde süper kahramanlara ilginin azalmasıyla çooook popüler olan karakterler dışındakiler gibi JSA de nadasa yatırılıyordu.
Bununla birlikte DC Comics bir yenilenmeye giderek Flash’la Green Lantern’i değiştiriyor ve daha modern hale sokarak okura tekrar sunuyor, başarılı oluyordu. Ancak eski karakterlerini de bırakmak istemiyordu.
Nitekim 1961 yılında Flash’ın 123 sayılı macerasında eski Flash ortaya çıkıyor ve comics evreni “Earth 2” kavramıyla tanışıyordu. Ve galiba bu da DC Comics’in daha sonra başına bela olacak farklı boyutlarda evrenler oluşturmasının da kapısını açıyordu.
Farklı boyutlar, farklı dünyalar, kahramanların farklı varyasyonları fikri o dönem çok tutmuş olmalı ki DC evrenindeki kahramanların kötü versiyonlarının yaşadığı veya farklı grupların cirit attığı ama coğrafyasının bizimkiyle aynı olduğu veya JSA gibi birçok evrenden yansımalar taşıyan dünyaların yaratılması kaçınılmaz olmuştur.
1961 yılı JSA’in yeniden gün yüzüne çıktığı bir dönemdir ve sık sık 1960 yılında ilk kez The Brave and the Bold dizisinin 28. sayısında ortaya çıkan, 1961 yılından sonra da comics evrenine damgasını vuracak olan JLA’yla ortak yaşayacağı maceralarla gündemde kalacaktır. JSA, JLA’yla ilk işbirliği içindeki ortak krizini (neredeyse tüm ortak maceralarının başlığı Crisis’tir) Crime Syndicate of America’ya karşı yaşamıştır. Bu macerada earth 1 (yani JLA) earth 2’yle (JSA) birleşerek earth 3’le (yani JLA’nın kötü versiyonu CSA) ile mücadele etmiştir.
Sonra…
Sonrası çok karışık. JSA bir türlü sağlam bir öykü yakalayamamış, yıllarca konuk oyuncu lezzetiyle ve “siz bizim öncümüzsünüz, harikasınız, hayranınızız” tarzı parlatmalarla diğer karakterlerin maceralarında yer almışlardır. Bir de uyduruk kısa hikayelerle.
Ancak tarihler 1999’u gösterdiğinde aklımı başımdan alan bir JSA çizgi roman dizisinin başlamasıyla bu kötü gidişata dur denilecek, epik bir dizi comics dünyasını temelinden sarsacaktı. Böylece DC Comics’in yenilenme hikayelerinden olan Zero Hour’da bazı üyeleri ölen, bazıları da yaşlanan JSA yeni üyeleriyle muhteşem bir dönüş yakalayacak çıkışa geçecektir.
2006 yılına kadar süren ve daha sonra yan dizilerle beslenerek ilerleyen bir başka diziye dönüşen JSA bir bakıma kalite kaybı yaşayarak New 52’ye kadar varlığını sürdürmüştür.
Earth 2 Nedir?
2012 yılında ortaya çıkan JSA grubunun New 52 dizisinin adıdır Earth 2. Bu dizi 2012-2015 tarihleri arasında Earth 2 olarak başlayıp, 2015-2015 arasında Earth 2: World’s End olarak devam edip, 2015-2017 arasında Earth 2: Society başlığıyla sona erdi. Earth 2’yla Earth 2: World’s End dizileri bağlantılı olarak Darkseid’la mücadeleyi konu alırken Society çok laf az iş bir macerayı içeriyordu.
Earth 2‘yle ilgili aklıma takılan güzellikleri sıralayacak olursam Green Lantern’ın eşcinsel oluşunu, bu dizide siyahi bir Superman’in ortaya çıkışını, Flash Jay Garrick’in kostümünün berbatlığını, Dr. Fate’in Mısır-müslüman kökenli oluşunu, Dünyanın ordusuna bir Asyalının komuta ettiğini, Lois Lane’in robotik oluşunu, Hawkgirl’ün Legends of Tomorrow dizi filminde olduğu gibi esmer güzeli oluşunu, Aquawoman’in olağanüstü ötesi oluşunu sayabilirim sanırım. Ve Batman’in aslında orta yaşlı oluşu ve kimliği…
Earth 2 On The Cinema
Ve eveeet işte asıl konumuz. JL mi JSA mi izledik sinemada? Yanıt veriyorum: JSA’le karışık az JL.
Earth 2’yla Earth 2: World’s End comics dizilerinin tüm savaşı Darkseid’a karşı gerçekleşti. Özellikle Earth 2’nun 35 sayısı tam da filmdeki görsellere sahipti. Şöyle ki, dünyaya saldıran Steppenwolf ve parademon ordusu ilginç ve korkunç kuleler dikerek dünyayı yok etmeye çalışmaktadır. Kahramanlar da onu durdurmaya çalışmaktadır.
Bu hikâyenin filmle kesişen noktaları da sadece o ucubik kuleler, Steppenwolf’la mücadele ve özel kostüm tasarımı değildir. Superman’in ölmesi ve geri dönmesi de bu maceranın bir parçasıdır. Hatta orta yaşlı Batman olayı da aynıdır.
Başka…
Yazacak daha fazla şey var, ama açıkçası bu filmin bütün sürprizini bozabilir. Bunca kelamdan sonra tekrar edeyim “Bence film konusundan görsellerine kadar bir JL değil JSA New 52 Earth-two uyarlamasıdır!”.
İyisi mi bundan sonrasında yola görsellerle devam edin gözünüzü alıştırın:
- Cyborg’un içine bir “motherbox” kaçmış olmasının sebebi New 52’deki bir değişikliktir. Comics dizisinde Cyborg JL üyesidir ancak konu çakışmasından dolayı biraz da JSA…
- Lego Batman’deki “Nightcrawler” araç tasarımını bu filmde de görüp güldüm. Özellikle “Neden bu araç bu kadar dar?” sorusuna Batman’in “Tek popom var!” karşılığını verdiğini hatırlayınca daha da keyif aldım. Hele de kokpitin hala dar oluşuna tanık olunca kahkaha attım.
- Konuyla ilgisi yok ama Powergirl’e hastayım, Hawkgirl’e aşığım. Aquawoman ise bütün su fobime rağmen evlenmek isteyeceğim kadın sıralamasında bir anda ilk sıraya sıçramıştı vakti zamanında.
- Konuyla ilgisi var, ben sevdim filmi. Özel bir beklentiyle gitmedim, DC Comics alternatif evrenlerine aşinaydım, güldüm, yer yer şaşırdım, görüntüleri-aksiyonu sevdim, Flash’ın fazlasıyla geveze “Impulse” karakterine dönüştürülmesinden hoşlanmadım, Wonder Woman o büzüşük dudaklı hırçın gülümsenmesiyle beni hırpalasın istedim, Aquaman ve doğruluk kemendi geyiğine hunharca kahkaha attım… Earth 2 idi ama güzeldi yani film.
- Filme ikisi kız 5 adet 7-9 yaş çocuğuyla gittim. Kızlar filmi keyifle ve sükunetle izlerken oğlanlar hop oturup hop kalktılar. Ancak filmde Superman-Lois Lane öpüşmesinde oğlanların gözlerini kapatmaları ve bir yandan da “öpüyor, puah, böyg” demeleri ve merakla karışık iğrenmemsi bağrınmaları beni gülmekten krize soktu. Neredeyse lise sona kadar sürecek bir merak – crisis varyasyonuna şahit oldum. Haydi hayırlısı.