Alt Kültürde Savaş Sanatı – 300 Spartalı

Cesur Spartalılar Bayram Tatilinde

Cesur ve savaşçı Sparta’nın Atina’ya niye yardım etmediği ve Perslerle niye savaşmadığı konusunda teoriler bol. Herodot, Sparta’yı da kötü göstermemek amacıyla o dönemde Spartalıların dini bir bayram kutladığını ve bu bayramda savaşmalarının yasak olduğunu söyler. Bir başka değişle Sparta’lılar “Bayram tatilinde kapalıyız kardeşim. Tadilattayız…” diyerek yan çizmişler.

Bayramda çengi oynatıyoruz biz bi kere!

Bayramda çengi oynatıyoruz biz bi kere!

İşin aslı çok daha karışık… Aslında Atina’nın bu savaşı kazanma ihtimali oldukça az olduğu için Sparta’nın Atina’ya yardıma gitmesi stratejik olarak fazla bir anlam taşımıyordu. Pers elçisi kuyuya atıldığı için Persler elbette eninde sonunda Sparta’ya saldıracaktı. Ancak Spartalılar Atina’nın yenilse de kolay kolay ezilmeyeceğini ve Pers ordusunu iyice hırpalayacağını düşünüyordu. Bu sayede yardıma gitmeyen Sparta ordusu, savaştan yeni çıkmış Pers ordusuna karşı hazırlıklı olacaktı.

Elbette tarihte bu konuda bir kaynak yok. Ancak o dönemde Sparta kralı olan Kleomenes’in son derece zeki bir taktisyen ve mükemmel bir komutan olduğunu biliyoruz. Keza Sparta, onun liderliğinde İyon ayaklanması ve akabindeki siyasi çalkantının dışında kalmıştı. Atina’nın zıpırlığı nedeniyle zor duruma düşen Sparta’nın yardıma hemen koşmaması doğal.

Sparta Tapeleri

Öte yandan bu olayların geçtiği M.Ö. 490’da Sparta’nın içi de korkunç derecede karışıktı. Çift kral sistemi ile yönetilen Sparta’da Kleomenes’in diğer kral Demaratus’a karşı komplo planlarının ortaya çıkması gündeme bomba gibi düşmüştü. Bodrum’lu sevimli tarihçimiz Herodot’a göre o dönemde Kleomenes’in akli dengesinden de şüphe edilmekteydi. Kardeşlerinin emriyle yakalanan Kleomenes hapse atılır ve rivayete göre hapiste kendisini küçük parçalara keserek öldürür. Herhalde o dönemin saf insanları da buna inanmıştır. Oysa ki Kleomenes’in kardeşlerinin emriyle öldürülmüş olması muhtemel. Zira o kardeşlerden birinin ismi Kleombrotus diğeri de bizzat 300 filminin delikanlı, baş kahramanı Leonidas. O delikanlı da M.Ö. 489’da öldürdüğü kardeşinin kızı Gorgo ile evlenip Sparta kralı oluverir. Gorgo ile Leonidas arasındaki yaş farkının 32 olduğunu da belirtmek lazım.

Örnekte görüldüğü üzere cesur Spartalılar birbirlerini yiyip, yeğenleri ile evlenmekte olduğu için Atina’ya pek yardım edememişlerdir.

300-5

Lakin beklenmeyen olur ve Atina kıyılarındaki Marathon savaşında sayıca ve teknolojik olarak üstün Pers ordusu Atinalı komutanların akıllıca taktikleri ve rakiplerinin askine düşmanı hafife almamaları sonucunda ağır bir bozguna uğrar. Marathon Savaşı aslında, 300 Spartalı savaşından çok daha önemlidir. O zamana kadar yenilmez gibi görülen Perslerin yenilebilir olduğunu kanıtlamış ve Atina’nın siyasi pozisyonunu güçlendirmiştir. Üstelik bu zafer, Sparta’nın yardımı olmadan kazanılmıştır.

Çeşitli kaynaklardan, yenilen Darius’un adeta deliye döndüğünü ve bir öncekinden çok daha büyük bir ordu hazırlamaya başladığını anlıyoruz. Ancak M.Ö. 486’da çıkan Mısır ayaklanmasını bastırmaya giden İmparator Darius yolda ölür. Yerine oğlu Serhas, ya da filmde geçen ismiyle Xerxes geçer.

Şahların Şahı

36 yaşında tahta geçen Serhas, vergilerden dolayı çıkan Mısır ayaklanmasını doğrudan bastırır ve gözünü Avrupa’ya çevirir.

Burada Serhas’ın filmdeki gibi iki metrelik, efemine bir dev olmadığını belirtmekte fayda var. Anlatılanlara göre Serhas nispeten kısa boyluydu ve dillere destan bir sakalı vardı.

Persler, M.Ö. 481 yılında yunan şehir devletlerinden yeniden “Toprak ve Su Yemini” etmelerini ister. Ancak Serhas, babası Darius’un aksine bu sefer Atina ve Sparta’ya elçi göndermez. Mesaj açıktır. Persler Yunan şehirlerini fethedecek ama Atina ve Sparta’yı yok edeceklerdir.

"Biat edin ulan!"

“Biat edin ulan!”

Son derece başarılı bir politikacı olan Atinalı Temistokles, bu gergin durumdan fayda çıkarmasını bilir. Zaten bir süredir olası bir Pers istilasına karşı büyük bir donanma hazırlayan Atina’nın personel eksikliği sorununu “Toprak ve Su Yemini” ile tehdit edilen şehir devletlerine yardım eli uzatarak çözer. Bu sayede M.Ö. 480’de tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şey olur ve tüm Yunanlar, Sparta ile Atina’nın önderliğinde birleşerek bir konfederasyon kurar. Amaç, Perslerin ilerlemesini hem karadan hem de denizden durdurmaktır.

Bu yazı, "Alt Kültürde Savaş Sanatı" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar