Rol Yapma Oyunu Dosyaları: Numenera

“Yeterince gelişmiş bir teknoloji, büyüden ayırt edilemez.” Sir Arthur C. Clarke

Numenera, 60’lar fantastik bilimkurgu estetiğini yakalama niyetiyle yola çıkmış, narrative özellikleriyle öne çıkma çabasında bir d20 türevidir. Kuralların yazımında kullanılan terminoloji sebebiyle sistem çok bilimkurgu odaklı gibi görünse de, kural değişimleri edebi türden çok sistemin kullanım kolaylığıyla ilgili. Dünya kurgusunu sevmeyen insanlar bile kural sistemini incelemekten karlı çıkacaklar. Çünkü sırf isimleri değiştirerek aynı sistemi düz fanteziye de, korkuya da, moderne de uyarlamak mümkün.

Kitapta bahsi geçen Dokuzuncu Dünya, toplu yıkıma uğramış sekiz medeniyetin artıkları üstüne kurulmuş, fantastik bir diyardır. Uzaylılar, mutantlar ve robotlar taş devrine dönmüş, ölü uygarlıkların ileri teknoloji ürünleri unutulmuş mahzenlerde sahipsiz kalmıştır.

numenera-1

Dünya Kurgusu

Yeteri kadar gelişmiş teknolojinin, geleneksel büyü tasvirlerinden ayırt edilemez olduğu varsayımı, dünya kurgusunun temelini oluşturuyor. Burada bilim, sadece olağanüstünü mümkün kılmak için bir araç görevinde. Bu sebeple bilimin tasvirinde öyle aman aman çok sağlam tutarlılık beklemek pek yerinde olmaz. Hatta elemental büyünün termodinamikle ilişkisini sorgulamak kadar yersiz. Bu konuda önceden anlaşalım ki; kitabı okuyunca bazıları gibi “Lan madem cypherlar zararlı harmonik frekans yayıyor, karakterin seviyesi artınca radyason daha mı az enerji aktarmaya başlıyor? Ne ayak lan bu?” diye mühendis kesilmeyin. D&D büyücüsü nasıl sadece sabah ezberlediği kadar büyü atabiliyorsa, Numenera karakterleri de seviyeleri kadar cypher taşıyabiliyorlar.

Metaforik binanın temeli bilimle kurulduktan sonra, ilk bir kaç kat tanıdığımız ve sevdiğimiz D&D kurgusu formülüne uygun inşa ediliyor. D&D itlik-serserilik odaklıdır, masalların hazine arama ve sağı solu yağmalama kısımlarını tasvir eder. Konu ettiği dünyalar da bu amaca uygun olarak oransız miktarda yağmalanmaya hazır harabe ve bulunmayı bekleyen hazine içerir. Numenera bilimkurgu odaklı olduğu ve bilim kurguda her şey en azından açıklanabilir olması gerektiği için dünyada 8 kere medeniyetin yükselip yok olduğu ve geride bir sürü gömülü eşya bıraktığı üstüne basa basa belirtilmiştir. Daha önceden büyü ile yükselip yok olmuş harabelerde büyülü eşya arayan kahramanlarımız, bu sefer teknolojik harikalar ve çok mantıklı açıklaması olan mucizelerle dolu bir diyarda teknolojik hazinelerin peşine düşerler.

numenera-2

Diğer macera odaklı fantastik diyarlar gibi burada da Dünya’da unutulmuş medeniyetlerin miras bıraktığı, keşfedilmeyi bekleyen bir kıyamet mahzen ve kayıp hazine var. Ancak temel varsayım gereği +1 alevli kılıç yerine +1 lazer kılıcı, ya da magic missile atan asa yerine lazer atan tabanca karşınıza çıkıyor, ama yine de uyandırdıkları hissiyat çok da farklı değil. Neticede iki türlü de karakterler belli bir bilgi sahasında çok ilerlemiş ve artık yok olmuş insanların ürettiği, güçlerini nadir olmalarından alan silahlara kavuşmuş oluyorlar.

Katlar yükseldikçe Greyhawk kafasından uzaklaşıp, halüsinasyon kafasıyla yazılmış mistik bilimkurguya dönüşüyor. Dokuzuncu Dünya, TSR / Wizards of the Coast basımı ana kurgulara göre çok daha fazla “olağanüstü” süsleme içeriyor. Monte Cook’un önceki işlerine aşina olanlar bunu pek yadırgamayacaktır. Dokuzuncu Dünya’da çöl ortası havada duran buz dağı ile karşılaşmanız, Forgotten Realms’e kıyasla çok daha yüksek bir ihtimal. Muhasebeci bürosunda oturmuş, sekreterlik yapan kravatlı bir ayı ile karşılaşmak ise daha az beklenmedik.

Bu yazı, "Rol Yapma Oyunu Dosyaları" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar