Yok Etme Makinasını Ayağınıza Getirdik – Terminator 2: Judgement Day

Bilimkurgu tarihine yön veren “Terminator 2: Judgement Day”, öncesinde “The Terminator”, “Aliens”, “The Abyss” filmleriyle kariyerine güzel bir başlangıç yapan James Cameron’ın vizyonunu ve dehasını ortaya koyan yegane film olmuştur. Bu film hakkında yazmak benim için hem gerekli hem de keyifli bir uğraştı. Yazarken çok eğlendim. Umarım siz de okurken en az benim kadar iyi vakit geçirirsiniz.

terminator-2-judgment-day-1

Neden Bu Kadar Beklediler?

1984’te çekilen “The Terminator” filmiyle çok büyük bir başarı sağlayan James Cameron’a göre, ikinci filmin önünde pek çok engel vardı. O dönemde bilgisayar efektlerindeki teknik sınırlamalar onu T-1000 karakterini yaratmaktan alıkoyuyordu. 1989 yılında T-1000 için uygulamak istediği bu teknolojiyi yönettiği “The Abyss” filminde deneme imkanı bulmuş, böylece filmin önündeki teknik engel de ortadan kalkmıştı.

Abyys filmindeki sözkonusu sahne

The Abyss (1989)

Serinin yayın haklarını elinde tutan Hemdale Film Corporation ile Carolco Pictures arasındaki entellektüel fikir ayrılıkları da filmin bu kadar geç çevrilmesinde önemli bir etkendi. Hemdale’in ekonomik zorluklar yaşadığını öğrenen Arnold Schwarzenegger, Carolco’nun başı (ve arkadaşı) Mario Cassar’ı deyim yerindeyse gaza getirerek filmin yayın haklarını satın almasını sağladı. Schwarzenegger’in daha sonra, “Mario’ya bunun yıllardır beklediğimiz fırsat olduğunu ve bu anlaşmayı biri yapacaksa bu kişinin o olması gerektiğini hatırlattım.” sözleriyle anlattığı bu ikna süreci, Carolco’nun, Hemdale’e 5 milyon dolar vererek 1990 yılında telif haklarını satın almasıyla tamamlandı. James Cameron, sonraki ay Terminator 2: Judgement Day üzerinde çalışmaya başladı. Döneminin en yüksek bütçeli yapımı (102 milyon dolar) olan Terminator 2, bütçesinin yaklaşık 5 kat civarı hasılat yaparak sinema tarihinin en çok izlenen filmleri arasında yerini almıştır.

terminator-2-judgment-day-4

Efekt işte bu!

Serinin ikinci bölümü, ilk filmden 10 yıl sonrasını anlatmaktadır. İlk girişimi başarısızlıkla sonuçlanan Skynet, bu kez John Connor’ın kendisini öldürmek üzere geçmişe, çok daha etkili bir ölüm makinası göndermiştir. Direniş de John’ı, Skynet’ten ve diğer her şeyden koruması için bir koruyucu göndererek durumu birazcık olsun eşitlemeye çalışmıştır. Sarah Connor’ın da deyimiyle esas soru önce hangisinin John’a ulaşacağıdır.

Burada uzun uzun filmi anlatmayacağım. İzleyen izlemiştir zaten şu ana kadar. Onun yerine bilmenin beni mutlu ettiği anektodlardan ve naçizane fikirlerimden bahsedeceğim.

terminator-2-judgment-day-3

İlk filmde Sarah Connor’ı öldürmek için gönderilen Terminator modeli T-800’ün bir kopyası, 2029’da direnişçiler tarafından ele geçirilmiştir. Yeniden programlanarak 1994 yılına gönderilen T-800’ün görevi John Connor’ı korumaktır. Ancak John’ın annesiyle ilgili suçluluk duyması sonucu onu kurtarmaya karar vermesiyle plan sekteye uğrar ve olaylar gelişir. İyi ki de gelişir. Zira filmdeki en eğlenceli sahnelerden biri de akıl hastanesinde Sarah ile Terminator’ün karşılaşma sahnesidir. Dehşete kapılmış olan Sarah’yı John bile sakinleştiremez. Üstüne T-1000’in parmaklıklardan süzülmesi eklenince sahne doruğa ulaşır.

t-800_1

1984 tarihli filmde kötü adamı oynayan Arnold Schwarzenegger, hoş bir senaryo ters köşesiyle bu kez insanların tarafındadır. İlk bölümde hissiz bir ölüm makinesini canlandıran Scwharzenneger, Terminator 2’de bizi heyecanlandıran, yer yer güldüren ve hüzünlendiren bir karakter ortaya koymuştur.

"Yaşamak istiyorsan benimle gel."

“Yaşamak istiyorsan benimle gel.”

Bu yazı, "Terminator Filmleri Yazı Dizisi" adlı yazı dizimizin bir parçasıdır.

Yorumlar