İzmirCon 2018 “Steampunk”: Tadımlık Değil Doyumluk Eğlence!

Normal insanlar için İzmir deyince akla kordon, boyoz, gevrek vs geliyor olabilir ama geek camiasında İzmir’in ayrı bir yeri var, çünkü orada İzmirCon var! Etkinlik, bu sene 12-13 Mayıs tarihlerinde, yine artık gelenekselleşen yerinde Tepekule Kongre Merkezi’nde yapıldı. 2 gün boyunca bir sürü alt kültür etkinliği yapıldı, standlar açıldı, oyunlar oynandı, cosplayerlar hayranlıkla izlendi, söyleşiler düzenlendi, RYO masaları açıldı, minyatür savaş oyunları tanıtıldı, kısacası bir alt kültür tutkunu için keyifle yapılacak ne varsa İzmirCon’da yapıldı. Kaçıranlar hüngür şakır ağlasın ve seneye mutlaka gelsinler diye bu yazıyı kaleme almak ve neler oldu bitti bir özetlemek istedim…

Bu seneki tema “Steampunk” olarak belirlendi ve temaya uygun bir dolu tasarım da convention alanını süslüyordu. Clockwork R2D2 haklı olarak en çok ilgi çeken tasarımlardan biriydi. Kapıların açılmasıyla beraber etkinlik alanı dolmaya başladı ve Cumartesi öğleden sonra ortalık iyice kalabalıklaşmıştı. Artık birçok cosplayer ortamda geziniyor, oyun tanıtım masaları doluyor ve türlü alt kültür malzemesi satan satıcıların standları yoğun ilgi görüyordu. Elbette görevli arkadaşların yoğun mesaisi de başlamış oluyordu. Peki neler vardı ortamda?

Rol Yapma Oyunları (RYO)

RYO masaları, benim gibi eski kafa alt kültür sevenleri için her zaman bir convention’un olmazsa olmazıdır. Çünkü RYO üretkendir, keyiflidir ve akılcıdır. İzmirCon ise her yıl gitgide çok farklı etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Dolayısıyla insanlar, hardcore RYO’culer dışında, tüm etkinlik boyunca masada oturup tek bir oyun oynamaktansa, mantıklı olarak bütün alanı gezmeyi ve daha kısa süren diğer aktivitelere saldırmayı yeğliyorlar. Birkaç yıl önce RYO masalarında bunun etkisi net bir şekilde görülebiliyordu, oyunlar azalıyor ve insanlar kayıt yaptırmıyordu. Bu sene bu gidişata dur demek için İzmirCon ekibi düğmeye bastı.

Öncelikle RYO’yu özendirmek için yoğun bir kampanya yapıldı. Facebook etkinlik sayfası üzerinden sürekli RYO postları, oyun ve kayıt bilgileri paylaşıldı. GM’ler oyunlarını biraz revize ederek daha kısa, yarım gün sürecek hale getirdiler, böylece insanlar günün yarısında RYO oynayıp diğer yarısında diğer aktivitelere katılabildi. Son olarak, birkaç tane “Instant GM” belirlendi ve RYO oyunlarına kayıt yaptırmamış ancak o an ortamda görüp çok beğenen ve denemek isteyen insanlara 2 saatlik çok kısa oyunlar oynatmak üzere hazır beklediler. Sonuç; iki gün boyunca yaklaşık 20 oturum RYO oynandı, yüzler güldü, insanlar keyif aldı ve rol yapma oyunları, artık düşüşe geçen bir etkinlik değil İzmirCon’un baştacı etkinlikleri arasındaki yerini garantiledi. Ben de etkinlikle Pazar günü oyun oynatmış bir GM olarak tüm ekibi, özellikle bu vizyonu taşıdıkları ve “ne tutuyorsa onu yapalım” havasına girmeyip RYO’yu canlı tutmak adına gösterdikleri gayretlerinden ötürü kutlarım.

Cosplay

Artık Türkiye dahil dünyadaki alt kültür convention’larında tartışmasız en dikkat çeken aktivite Cosplay! Üstlerindeki yoğun emek her haliyle belli olan kostümler, artık profesyonelleşme yolunda çokça kat etmiş olan cosplayer’ların üstlerinde başarılı şekilde sergilenip İzmirCon’a gelenlere görsel bir şölen sundu. Cosplay yapan ve seven kitle yıldan yıla büyüdü ve artık onlar İzmirCon’un ayrılmaz bir parçası haline geldi. Organizasyon ekibi de buna gereken saygıyı göstererek cosplay yarışmaları için dev bir salon ayırdı. Bizlere de yarışma dışı zamanlarda ortalıkta dolanıp isteyen herkesle fotoğraf çekilen neşeli cosplayer arkadaşları keyifle izlemek düştü.

Yarışmaların kazananları ise şu şekilde;

Bireysel Cosplay Yarışması: 1. İpek Toplu 2. Berfin Selin Bahçeci 3. Beyza Yaşar

Tematik Cosplay Yarışması: 1. Caner Özel 2. Emine Tarın 3. Gizem Özbinici

Grup Cosplay Yarışması: 1. One Piece Grubu (Reşat Tabak – Zehra Şencan – Efe Aslan – Ahmet Yarar – Tolga Uz – Ozan Tayfun – Oğuzhan Karayel – Melissa Dilara Sinanç) 2. LoL grubu (Pelinsu Duman – Zeynep Girgin – Buğra Kağan Baloğlu – Dilara Cansın)

Kart Oyunları ve Board Game’ler

Magic the Gathering ve Yu-Gi-Oh, İzmirCon’da 2 gün boyunca bol bol oynandı, turnuvaları yapıldı ve kart oyunları masaları pek boş kalmadı. Ancak convention’un en çok masaları doldurup taşıran etkinliği Board Game aktiviteleri idi. Settlers of Catan, Munchkin ve daha birçok masaüstü oyun hem müdavimleri hem de yeni başlayanlar tarafından sürekli oynandı, bıkmadan sıkılmadan iki gün boyunca dur durak demeden oynandı!

Minyatür Savaş Oyunları

Bu sene de etkinlikte Kule Sakinleri üyeleri tarafından dernekte oynanan minyatür savaş oyunlarının tanıtımları yapıldı. Flames of War tanıtım masasında oyuncular 2. Dünya Savaşı sırasında Sicilya’yı “özgürleştirmek” üzere harekete geçen Amerikalıları ve İtalya’yı savunmaya kararlı Almanları komuta etti. Hail Ceasar tanıtımında birkaç oyun oynandı, Kartaca birliklerini ve Roma lejyonlarını yöneten oyuncular kozlarını paylaştı. Warhammer 40K tanıtım masası Space Marine, Eldar ve Necron kuvvetlerinin kapışmalarına şahit oldu. Fantasy Battles masasında ise Warhammer kurallarının reforme edilmiş hali olan the 9th Age oyunu tanıtıldı. Ek olarak bir de minyatür sergisi vardı, ziyaretçiler Kule Sakinleri’nde oynanan daha birçok oyunun modellerini görme fırsatı buldular.

Tabii bir de minyatür boyama atölyesi var. Tufan’ın öncülüğünde kurulan atölyede onlarca kişi ilk defa fırçalarını boyaya daldırdılar ve birer maket boyadılar. Bir Pers savaşçısı, bir Tatar süvari veya bir yeniçeri boyayarak içlerindeki modelciyi ilk kez açığa çıkardılar.

Standlar ve Konuklar

Haliyele bir dolu stand açıldı İzmirCon’da. Bazılarında t-shirt satıldı, bazılarında da Viking kalkanı! Cosplay yarışmalarının yapıldığı salonda ise akşama doğru söyleşiler düzenlendi. Seyfettin Efendi’nin yaratıcısı Devrim Kunter, Watchmen üzerinden giderek çizgi romanlar hakkında konuştu. Yedi Kartal Efsanesi’nin yazarı Saygın Ersin ise dinleyenleri ile Türkiye’de fantastik kurgunun geleceği üzerine muhabbet etti.

Ve Tabii ki Afterparty!

İzmirCon’un geleneğidir, Cumartesi akşamı hep beraber Alsancak’ta içilir eğlenilir! Bu sefer Sardunya bize ev sahipliği yaptı, doyasıya metal dinledik ve yine, her afterparty’de olduğu gibi, hep beraber bağıra çağıra Bard’s Song söyledik. Çok ciddiyim, Alsancak’a giderken metroda bir kızı elinde Blind Guardian şarkı sözlerinin yazılı olduğu bir kağıdı ders çalışır gibi incelerken gördüm, ciddiyim…

Detayını bilmediğim için anlatamadığım daha çok şey var; etrafta sürekli koşuşturup hazine avı tarzı bir oyun oynayan insanlar, Just Dance kliplerini projeksiyondan izleyip karşısında dans edenler, fanzin atölyesi (fanzin ne demek mesela bilmiyordum bugüne kadar) masasında saatlerini geçirenler… Ama sanırım siz olayın ne boyutlara ulaştığını biraz olsun anladınız. İzmirCon 2018, İMÇ’nin tabiri ile çok fena yendi! Bir sonrakini kaçırmayın diyerek sizleri bir başka Kahramangil olan Zehir ve arkadaşlarının convention alanında çektiği şu ve şu videolara yönlendireyim. Görüşmek üzere…

Yorumlar