En büyük kutu oyunu üreticilerinden Fantasy Flight Games, elindeki Games Workshop ve Android lisanslarını kaybetse de, Star Wars üzerinden dolu dizgin gidiyor. En taze bombaları da, Star Wars evrenindeki ünlü kaçakçı ve ödül avcılarını canlandırabileceğimiz, dolu dizgin bir uzay korsanı macerası vaadeden Star Wars: Outer Rim. Biz de sizler için hemen denedik, bakalım Outer Rim, vaatlerini yerine getirebiliyor mu?

Dünden Bugüne Korsanlık Oyunları

Orta okul yıllarımda, Sid Meier’s Pirates! en favori bilgisayar oyunlarımdandı. Sandbox yapısı ile Pirates, size ufak bir gemi ve cesur bir yürek verip, isterseniz yedi denize hakim bir korsan, isterseniz Karayiplerin en zengin tüccarı, isterseniz de bir milletin kahramanı olmanıza izin veriyordu. Tüm bunların haricinde, aile bireylerinizi bulmaktan, aile kurmaya kadar pek çok seçeneğiniz de vardı. Üniversite yıllarımda ise, Pirates’ın uzay versiyonu diyebileceğim Freelancer’a aylarımı harcamıştım. Günümüzde de benzer maceraları vaadeden bilgisayar oyunları olsa da, bu iki oyunun yerini hiç bir şey alamadı.

Bir Fantasy Flight klasiği olarak basitleştirilmiş kural kitabı.

Kutu oyunlarında ise, 2010 çıkışlı Merchants & Marauders, sunduğu Pirates benzeri deneyimle bizi mest etmişti. Gemi geliştirmesinden tutun, sunduğu korsanlık, tüccarlık ve privateer’lık gibi kariyer seçeneklerine ve görevlerine kadar, Pirates’ın izinden gidiyordu. Oyunun kazanılması açısından tüccarlığın son derece ağır basması gibi büyük bir kusur barındıran Merchants & Marauders, bu soruna rağmen oldukça eğlenceliydi.

İşin uzay korsanlığı tarafında ise, bildiğim iki güzel oyun var. 2013 çıkışlı Firefly ve 2014 çıkışlı Xia. Bunlardan Firefly, ünlü diziye uzanan kökeni sayesinde son derece tematik bir yapıya sahipken, Xia ise sandbox kısmına daha çok ağırlık veriyordu. Her iki oyunun da hatrı sayılır bir kitlesi var ve bugüne kadar pek çok genişleme paketi ile zenginleştirildiler.

Nerede Kaldın Corey?

Açıkçası Fantasy Flight Games’in Star Wars gibi bir hazine ile bugüne kadar böyle bir macera oyunu tasarlamamış olması çok saçmaydı. Düşünsenize, Firefly’ın esin kaynağı zaten Han Solo konseptidir. Hem Star Wars derken, sadece filmlerden de bahsetmiyorum. Aynı zamanda markanın RPG materyalinin haklarını da elinde bulunduran FFG, tam da uzay korsanı kafalarında pek çok kaynak kitap zaten yazıyor.

Seçilebilir karakterlerden bazıları.

En nihayetinde FFG’nin demirbaş tasarımcısı, on küsür yıldır firmanın Forbidden Stars, Star Wars X-Wing, Star Wars Imperial Assault ve Star Wars Rebellion gibi efsane oyunlarında imzası bulunan Corey Konieczka işi ele aldı ve Star Wars: Outer Rim, gürültülü bir biçimde raflara indi. Gerçi FFG oyunlarını takip edenler, bazı kötü örneklerden dolayı ağızları yandığı için tedbirli olsalar da, ben biliyorum ki Corey abi pek boş geçmez.

Özgünlük

Outer Rim, deneyim anlamında yukarıda bahsettiğim üç macera oyunundan da esintiler taşıyor. Gemi geliştirme ve limandan limana seyahat kısmı Merchants & Marauders’ı, görevler ve tayfalar Firefly’ı, şöhret ve ödül avcılığı kısmı ise Xia’yı andırıyor. Ancak oyun mekanikleri anlamında bariz Corey Konieczka imzası taşıdığı için (örneğin bolca özel zar kullanımı) kopya bir oyun demek haksızlık olur.

Tek Paragrafta Outer Rim

Star Wars: Outer Rim’de, ünlü bir Star Wars karakterini seçiyor, küçük bir gemi ile maceraya atılıyoruz. Seçebileceğimiz pek çok kariyer tipi var ve bunların kombinasyonları da gayet mümkün. En temizi elbette normal kargoları adresine teslim etmek. İllegal malları kaçırmakla iş biraz daha çetrefilleniyor. Kompleks görevleri yaparak taraf seçmeye başlıyor, ödül avcılığıyla ise iyice korsana bağlıyoruz. Bir yandan kazandığımız paralarla yeni gemiler alıp onları geliştirirken, diğer yandan kendimize uygun bir tayfa ve ekipman topluyoruz. Tehlikeli görevlerle on şöhret puanı yakalayan oyuncu ise oyunu kazanıyor.

Alternatif bir dizilim.

Tema: Galakside Suç ve Ticaret

Öncelikle Outer Rim’in en güçlü tarafı, Han Solo, Lando Carlissian ve Boba Fett gibi çoğumuzun posterini astığımız karakterleri yönetip, yine pek çok meşhur karakter ile de (ister yancı, ister düşman olarak) karşılaşıyor olmamız. Bununla da kalmıyor, tanıdığımız gezegenlerde, bildiğimiz karakterlerin, bildiğimiz görevlerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Outer Rim’de orijinal üçlemeden, Rogue One’dan, Rebels’dan, çizgi romanlarda ve hatta yeni üçlemeden pek çok öğe yer alıyor. Oyun öylesine tematik ki, Star Wars fanlarının eğlenmemesi söz konusu bile değil. Han Solo ile Millenium Falcon’uma ilk adım attığımda, “Chewy, we’re home” dedim.

Oyun Mekanikleri

Mekanikler olarak ise oyun oldukça sade. Üç fazdan oluşan turların ilk fazında hareket ediyor ya da dinleniyorsunuz (ya da her ikisine de ihtiyacınız yoksa pas geçip biraz para kazanıyorsunuz), ikinci fazda görev tamamlama, yeni görev alma ya da alışveriş yapma gibi aksiyonları yapıyorsunuz, son fazda ise bulunduğunuz lokasyonda bir karşılaşma (encounter) yaşıyorsunuz.

Genel olarak oyunun cerayanı, bir gezegene git, mal ya da görev al, başka gezegene git ve onu tamamla şeklinde geçse de, oyunun asıl heyecanlarından biri ikinci ve üçüncü fazlardaki karşılaşmalar. Gezegenlerde ve açık uzayda başınıza gelenler ya da rastladığınız karakterlerle yaşadığınız olaylar öylesine tematik ve oyun değiştirici ki, bir kaç tur içerisinde kendinizi Star Wars evreni içerisinde geçen bir macera tüneli kitabında buluyorsunuz.

Karakter kartınız.

Euro ve Ameri-trash Arasında Gidiş Gelişler

Ve evet, oyun hem bu anlamda, hem de bolca zar kullanımı anlamında oldukça şansa dayalı ama eğer oyunu böyle kabul ederseniz keyfiniz kaçmaz. Outer Rim, net kuralları ve kazanma koşulu ile bir euro-game gibi görünebilir ama öyle değil. Aslında oyunu euro-game gibi yapan şey, gemi ve tayfa gelişimi olayının net bir motor-kurma mekanizması olması durumu ve bu inanın son derece eğlenceli ama şansınız sizi yarı yolda bıraktığında istediğiniz tayfayı ya da geliştirmeyi elinizden kaçırıyor, sizin için biçilmiş kaftan olan görevi kötü bir zar yüzünden bir türlü bitiremiyorsunuz. Oyunun şans kısmını, diğer Konieczka oyunlarını sevenler gibi “katlanılması gereken bir mekanik” değil, bir heyecan unsuru olarak görebilirseniz, büyük zevk alırsınız. Aksi taktirde tadınız kaçar.

Outer Rim’de, hangi karakteri seçerseniz seçin, başta tüm yollar size açık, ancak bir süre sonra bazı konularda uzmanlaşmaya başlıyorsunuz ve mecburen bazı konularda da zayıf kalıyorsunuz. Bu alanlardan biri uzayda gezmenizi kolaylaştıran uzay savaşı gücü ve gemi hızı, bir diğeri ödül avcılığını kolaylaştıran kara savaşı gücü, bir başkası görevleri bitirmenizi sağlayan yetenekler ve son olarak da oyundaki dört fraksiyon ile olan itibarınız. İmparatorluk, isyancılar, sendika ve Huttlar’dan oluşan bu dört fraksiyondan bazıları ile düşman olursanız, alamadığınız bazı görevler olmakla birlikte, o fraksiyonun gemisine yakalanırsanız savaşmak zorunda kalıyorsunuz. Eğer bir fraksiyon ile düşmansanız, kaçmak çok kolay, ancak bu sayı üçe çıktığında işler değişebiliyor. İtibarınızı kontrol altında tutmalısınız.

Görevler ve Ketçap

Görev demişken, oyunda görevler de çok eğlenceli bir unsur olmuş. Tayfanız da dahil karakterlerinizin tüm yeteneklerini, yer ve gemi savaş gücünü tam kapasite kullandığınız, 4-5 aşamalı görevler hem heyecan fırtınası, hem de doyurucu ödüllere sahip. Bu ödüllerin de en önemlisi şöhret, yani zafer puanınız. Oyunun bir noktasından sonra tüm oyuncular, gelişimi bir kenara koyup şöhrete abanmak sorundalar, yoksa oyunu kazanmak için çok geç kalıyorlar. Oyunun bu kısmı da ayrı heyecanlı, zira oyunun sunduğu pek çok “öndekini yakalama” mekanizması (ki ketçap mekanizması da diyoruz), büyük kopuşlara izin vermiyor. Oyundaki bazı görevler, yüksek şöhretli oyunculara dalmayı içeriyor.

Geminiz de böyle gelişiyor.

Oyuncular Arası Etkileşim: İlk Kim Vurdu?

Oyuncular arası etkileşim ise üç şekilde gerçekleşiyor. Birincisi tamamen serbest olan ticaret ve oyun bu yönüyle oldukça ilginç. Oyuncular birbirine istediği zaman para gönderebiliyor, aynı noktada iseler de, görev ve tayfalar da dahil her şeyi değiş tokuş yapabiliyorlar. Burada oyun bir kural da getirmemiş, örneğin bir oyuncu, başka bir oyuncunun kelle avını tayfasına dahil etme karşılığında ekipman teklif edebilir. Ya da “sen bana 5000 kredi ver, ben sana biner biner öderim” diyip, sonra da ödemeyebilir.

İkinci etkileşim ise yukarıdaki paragrafta da değindiğim şekilde, birbirinin görevlerini trolleme durumu. Örneğin Han Solo’nun özellikle tayfasına katmak istediği Chewbacca, başka bir oyuncunun kelle avı olabiliyor. Ayrıca ortadaki marketteki istediğiniz desteyi karıştırarak, başka bir oyuncuya yarayacak bir gemiyi ya da görevi almasını engelleyebiliyorsunuz. Ve dört kişi oynuyorsanız tüm bunlar bolca oluyor. Açıkçası oyunu iki kişi oynadığımızda bu iki tip etkileşim çok seyrek yaşanıyor, oyun üç ya da dört kişi ile çok daha interaktif ama iki kişide de bonus olarak pasif süreniz (downtime) sıfıra yakın oluyor. Çünkü ikinci oyuncu ilkinin NPC karakterlere karşı yaptığı savaşlarda düşmanı canlandırıyor ve görev aşamalarını yönetiyor. Dört kişide turlar arasında biraz bekliyorsunuz; özellikle oyunun sonlarına doğru oyuncular daha sık görev tamamlamaya başladığında.

Boba Fett olmak da pek güzel.

Üçüncü etkileşim ise savaş. Normalde Outer Rim’de durup dururken başka bir oyuncuya saldırmak yok. Ancak demin bahsettiğim çıkar çatışmaları durumunda savaşabiliyorsunuz ve kazanan kişi, diğer oyuncunun tayfasından bir karakteri esir alabiliyor ya da tam tersi olabiliyor. Ayrıca bazı gizli görevler de oyuncuları birbirine saldırtabiliyor. Tattooine civarı bol vakit geçirirseniz, yüksek şöhretli oyuncuları tokatlamak için gerekli kartları topluyorsunuz. Son olarak Bossk oynayan oyuncu varsa, karakterini seviye atlattığında yüksek şöhretli oyunculara dalabiliyor ki, yer savaşı için yeterli ekipmanı varsa rejenerasyon özelliğini de kullanarak üst üste perişan edebiliyor. Bossk ile uzun süre şöhret kasmayıp oyun sonlarında kasanları tokatlamak çok epik. Yaptım, biliyorum.

Yeniden Oynanabilirlik

Evet, bir de seviye atlama durumu var. Oyundaki pek çok gemi ve karakterin özel bir görevi var ve bunlar yerine getirildiğinde ek birer özellikler kazanıyor. Karakterlerin her biri zaten farklı bir özellikle başlıyor ve seviye atladıklarında iyice özelleşiyorlar.

Oyun bu anlamda ortalamanın üzerinde bir yeniden oynanabilirlik de sunuyor. En azından sekiz başlangıç karakterini denemek isteyeceksiniz. Ancak bir noktadan sonra oynamadığınız karakter, yapmadığınız görev ya da karşılaşma kalmayacak ve oyun o noktadan sonra (tüm tematik oyunlar gibi) pek bir heyecan sunmuyor. Tabii ki hem FFG’yi tanıdığımız için, hem de Outer Rim’in selefleri Firefly ve Xia’nın nereye gittiğini bildiğimiz için, yakın gelecekte bir ya da daha fazla genişleme paketi geleceğini adımız gibi biliyoruz. Eğer oyunu çok sever de daha fazla oynamak isterseniz, bu paketler dostunuz olacak. Şimdiden Zuckuss’ın ek paketlerde geleceğine emin gibiyim. Hatta keşke Hera Syndulla yan karakter olarak yer almasaydı diyorum.

Unutmadan, son günlerin olmazsa olmazı olarak Outer Rim de bir solo modülle birlikte geliyor. Ben denemedim ama hiç fena görünmüyor, solo sevenler denesin derim.

Sonuç olarak bu yazıyı okuduğunuzda Outer Rim için iştahlanıyorsanız, hayal kırıklığına uğramayacaksınız. Oyunun heyecan ve eğlence potansiyeli çok yüksek. Benim, bir Star Wars fanı olarak böylesine eğlendiğim az oyun vardır. Aksine size göre değil hissiyatı içindeyseniz, yine muhtemelen haklısınız. Peki ya Outer Rim yerine Firefly ya da Xia’yı tercih etmeli misiniz? Xia, her ne kadar galaksi keşfi tarafıyla farklı bir oyun olsa da, baskısı bittiği için bu yarışa giremiyor. Diğer yarışta da tabii ki cevap fanlığınızın nerede yattığına bakar, ancak şunu söyleyebilirim ki Outer Rim, Firefly’a göre daha rafine bir oyun, daha az pasif süre, daha kısa toplam oyun süresi vaat ediyor. Evet, eklenti paketleri henüz gelmediği için yapacak şey görece daha az ama vaktiniz çok fazla değilse, bence cevap şimdiden Outer Rim.