DC Süper Kahraman Dosyaları: Wonder Woman
Wonder Woman Dediğin Bir Tane Değil ki?
Modern Çağ, aynı zamanda birden fazla Wonder Woman’ın oluştuğu ve işlerin bayağı karıştığı bir dönemdir. İlk değişim, Crisis’in hemen sonrasında yaşanır; Wonder Woman bir süreliğine emekli olur ve yerini Donna Troy alır. Diana’nın düşmanları tarafından esir alınması uzun sürmez ve Diana onu kurtardıktan sonra ünvanını geri alır. Bir başka değişim ise Kraliçe Hippolyta nedeniyle gerçekleşir; Wonder Woman’ın ölümünü öngördüğü için kızının turnuvayı kaybetmesini sağlar. Bunun üzerine Diana başka bir kostümle yine suç savaşçısı olur. Hippolyta’nın manipulasyonlarıyla turnuvayı kazanarak Wonder Woman ünvanını alan Artemis ise, White Magician ile savaşırken gerçekten ölür. Artemis’in son dileğiyle birlikte yeniden Wonder Woman olan Diana, gerçeği öğrendiğinde annesiyle olan ilişkisi büyük darbe alır.
White Magician Diana’yı öldürmeyi başarabilir miydi, bilmiyoruz ama Neron adında bir iblis kesinlikle başardı. Olympos’ta bir tanrıça olan Diana’nın yerine, annesi Hippolyta Wonder Woman rolünü aldı, ama Diana’nın tanrıçalığı uzun sürmedi. İnsanların işlerine fazla karıştığı için Olympos’tan kovulduğunda, anne kız “Wonder Woman kim olacak?” tartışmasına girdiler. Bu maalesef Hippolyta’nın ölümü nedeniyle bir sonuca varamadı (sonra Circe tarafından diriltildi).
1987’de Themyscira adını alan Cennet Adası da Hippolyta’nın öldüğü savaşta yok edilecek, ancak daha sonra Yüzen Adalar (Floating Isles) olarak geri dönecekti. E adalar bile geri geliyor, kahramanlar ne yapsın.
New 52
Dediler ki ne diye işi karıştırıyoruz, Diana direkt Zeus’un kızı, yani bir yarı tanrıça olsun. Nasıl olsa Zeus “Oğlum!” deyince Yunanistan’ın bir yarısı, “Kızım!” deyince öbür yarısı bakıyor. Kraliçe Hippolyta ile Zeus’un kızı olan Diana’nın geçmişi, onu Hera’dan korumak adına gizlenmiştir. Malum, Hera Zeus’un karısıdır ve kocasının diğer kadınlardan doğan çocukları öldürmeye bayılır. Aynı zamanda, Wonder Woman’ın ilk süper suçlularından First Born da New 52 ile geri döner, hem de epey sağlam bir şekilde. First Born’un adı, Zeus’un ilk çocuğu olmasından gelmektedir ve amacı Olympos’u ele geçirerek Diana’yı karısı yapmaktır.
Bu versiyonda Diana eğitimini bizzat savaş tanrısı Ares’ten almıştır. Eski ve doğal düşmanı olan Ares’ten eğitim alması, karakterin Marston’un yaratımından ne kadar uzaklaştığının bir kanıtıdır. Ares, ona Minotaur’u öldürmesini söyler, ama Diana merhamete gelir ve öldürmez. Ares onu zayıflıkla suçlar. Aralarındaki düşmanlık, First Born’un da karıştığı bir olaylar zincirinde Diana’nın onu öldürmesine kadar gidecektir. Ares öldükten sonra, Diana savaş tanrıçası olur ve Amazonları hem kraliçe, hem de savaş tanrıçası ünvanıyla yönetmeye başlar. Yarı tanrıça olduğu için zaten ölümsüzdür. Karşılaşacağı bir başka düşmanı da, başka bir Amazon tarafından yaratılmış, artık süper suçlu olan Donna Troy’dur.